Примери за използване на Biletini на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Polisler etrafına üşüşünce tek yönlü biletini almış.
Buradaki adama biletini verdin mi?
Herkesin biletini Bayan Tanner ayarladı.
Jeff biletini satmış.
Seni kaldırım kenarına bırakıp, otobüs biletini vereceğim.
Bize biletini satacak birileri çıkacaktır.
Knightsın sezonluk biletini aldım, her maçında saha kenarında olacağım.
Belki yaşlı adamın Beyaz Saray biletini iptal ettirdi. Belki.
Sen biletini hala almadın mı?
Tren biletini önceden almak gereklimi?
Sen bize Briggs konusunda yardım et. Biletini Gracelandten almış olur Başkente dönersin.
Otobüs biletini aldın mı?
Barselonaya en uygun uçak biletini nasıl bulabileceğinizi hemen öğrenin.
Paraya iki kişilik birinci sınıf gidiş-dönüş biletini de ekleyiver.
Birisi size bir Hallyu yıldızının konser biletini vereceğini söyleseydi.
Freddy Kruegerın kız kardeşiyle gideceğiniz tatilin biletini bana satarsanız?
Treni bir sonraki istasyonda durdurup Kingsleynin biletini kontrol etsinler.
o kadar uçak biletini nasıl alırım?
Ona biletini iade ediyorum''.
İnsanlar Grateful Dead biletini satmaz.