Примери за използване на Bulana на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ailesini bulana dek, sen onlar olacaksın.
Onu bulana dek aramaya devam edin.
Ama bizim Dave, bizi bulana kadar vazgeçmeyecek. Değil mi,!
Bunu bulana kadar olmaz.
Birini bulana kadar durmayacaklar.
Size kalıcı bir ev bulana kadar onlarla kalıyorsunuz.
Sadece senin yerine birini bulana kadar.
Chase beni bulana kadar.
Tamam, peki ama sadece ona uygun bir ev bulana kadar.
Ve kendi maceranızı bulana dek.
bir çare bulana kadar, asla durmayacaktır.
Sana bir çadır bulana kadar da üstünden çıkarma.
Fi ve Jesse Kassarın adresini bulana kadar, senin başka ne işin var ki?
En azından sana iyi bir menajer bulana kadar öyle.
Jessei adamı bulana kadar.
Daireler çizerek çığlık çığlıpa… biri onu bulana kadar koşuşturdu!
Taa ki onu bulana kadar.
Yvonne Saint-Germaindeki evi bulana kadar.
Evet, bir yer bulana kadar Ben beni misafer ediyor.
Burada, ona iyi bir ev bulana kadar.