Примери за използване на Cepleri на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ayrı şeyler için ayrı cepleri olan bir ceket.
Fakat, Gae Ddong kızın cepleri ve sepet, kibritlerle dolu.
Cepleri betimleme yöntemlerim tükendi.
Önde cepleri var mı?
Cepleri tersyüz edilmiş. Soyguna benziyor.
Cepleri bomboş. Ne bir cüzdan ne bir kimlik.
Sıvı hidrojen roket cepleri, burda ve burda.
Şu arka cepleri havuç işlemeli olanları?
Omuzları kepek dolu cepleri delik çılgın tipler.
Cepleri para, gözleri de çaresizlik doluydu.
Ama ayakkabısız, cepleri boş ve etiketsiz kıyafetlerle ormanın içindeler.
Pantolon cepleri veya cüzdan içindekiler gibi?
Bak, mürebbiye cepleri esrerengizce şişkin geldi.
Uyandığında cepleri eroin paketleriyle dolu olacak.
Cepleri kanlarla kaplı bir ceket bulmuşlar.
Onları acıtan yerinden vuruyorum gerçekten umurlarında olan tek yerden vuruyorum o da cepleri.
Cüzdanı yok, cepleri de boş.
ünlülerin derin cepleri ve daha derin güvensizlik duyguları var.
Barımı cepleri latinyum dolu, ağızları kurumuş müşterilerle kutsamaya devam et. Dabo oynamakta
Göğüsleri artık süt vermediğinde veya babanın cepleri boşaldığında, onları bir kenara atarsın