Примери за използване на Dansa на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Haydi, Robin dansa gitmek istiyor ve benim geri dönüşte şoföre ihtiyacım var.
Hadi, dansa gidiyoruz.
Dansa gittiğini ve Jason adında bir delikanlıyla tanıştığını yazmıştı.
Dansa kaldırmak için geldin sanırım.
Dansa gittiğimizde tüm kızlar Heathers gibi görünmek isterdi.
Dansa gitmemiz lazım.
Benimle görüşmek istiyor. Dansa. Yani, gitmek zorundayım.
Aslında o kadar da sinir bozucu değildi, tabii dansa gitmememiş olmamız dışında.
Önce güzel bir yemek yiyip sonra da dansa gitmek istiyorum.
Arkadaşımla seni dansa kaldırabilir miyim diye 50 dolarına bahse girdim.
Tedin dansa gitmesi mümkün değil.
Lee, eğer beni dansa davet edeceksen, et!
Roseanneın dansa gitmek için Maru boyutlarında bir limuzine ihtiyacı olacak.
Benimle dansa gelir misin?
Benimle dansa gelirsen çok mesut olacağım.''.
Bir gökdelende kendimize çatı katı alırız ve Fred Astairele dansa gideriz!
Belki de sadece dansa giderdik.
Dansa gitmiyorum ama bir brendiye ihtiyacım var.
Dansa devam edin!
Bu kızla dansa mı gitti?