Примери за използване на Dedenle на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Dedenle birlikte çalışmak?
Dedenle anneannenin evini koru.
Dedenle iftihar etmeye devam et….
Pekâlâ Stewie, günü anneannen ve dedenle geçirmeye hazır mısın?
Hamaklı evde, anneannenle ve dedenle.
Ben içime kapanıktım. Dedenle ve babaannenle ilgilendim.
Biliyorsun, ben bilinçsizken anneannen ve dedenle kalıyordun.
Aşk bunu yapar. Seni, Philliple Şiliye gitmek için dedenle bırakır. Ve harika bir mısır gevreğini mahveder.
Ve itiraf etmeliyim ki ailende en çok dedenle ortak yanım olmuştur.
Şimdi, bunu yaptığımda, ne kadar üzgün olursan ol, Dedenle göle gittiğinde hissettiklerini hatırla.
Bart dedenin bizi rahatsız etmeyeceğini söylemiştin?
Dedeniz fabrikada çalışıyordu.
Dedemin bana hep anlattığı bir hikâye var. Lütfen bunu en iyi arkadaşına anlat.
Dedeciğim, sen bir numarasın!
Neden birisi dedemden bahsettiğinde herkes sessiz ve huzursuz oluyor birden?
Anneannem ve dedemle kamp yapmaya gittik.
İyi ki Fred dedeniz sizi korumak için burada.
Yanlış anlama, dedemi seviyorum. Ama burada işlerin nasıl döndüğünü bilmiyor.
Küçükken, dedemle birlikte trenle New Yorktan Los Angelese gitmiştik.
Anneanne ve dedemle yemeği de kaçıracağım.