Примери за използване на Eldivenini на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ama bu gece bilimin demirden eldivenini ölümün iğrenç yüzüne çarpacağız.
Shepherd, eldivenini kap.
Köpekler kasabanın dışında kurumuş kanla kaplı eldivenini buldular.
Muhafızlar Jonasın eldivenini bulmuş.
Freddie ona yeni aldığım beyzbol eldivenini deneyecek.
Ike Davis burada bir hafta önce sahaya çağırılmadan önce bana vuruş eldivenini fırlattı.
Öylece gidip başka bir çocuğun eldivenini ödünç alamazsın.
Jenna, Gabby sadece eldivenini atmış.*.
Bana beyzbol eldivenini vermişti.
Pauline Kahn eldivenini atmıştı.
Orta yaş krizindesin. Kadın eldivenini bile becerirsin.
Ben asla onun eldivenini almazdım.
Buraya gel eldivenini tak. Gel haydi!
Jacein izini sürmek için eldivenini aldım ama işe yaramadı.
Ben de!'' dedi Crystal dişleriyle ameliyat eldivenini çıkarıyordu.
Ve Powers eldivenini tekmeliyor.
Evet ama hala fırın eldivenini çalabilirsin… ya da eski gömleği,
çekip gitmeye çalışırken eldivenini çektim.
Altı hafta önce, zamanında evde olup ona ilk beyzbol eldivenini…''''… alacağıma dair kendime söz vermiştim.''.
Hatırlıyorum. Bir keresinde onu küçük çocuklar için düzenlenen bir beysbol lig maçından çıkartıp eve göndermiştin eldivenini çamura attı diye. Ve o daha kaç yaşındaydı?