Примери за използване на Enjekte на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
İnsanlar talk ile seyreltilmiş eroin ya da kokaini enjekte ederler.
Bay Tyreenin omzuna enjekte edilen zehri teşhis ettim.
Daha fazla enjekte edersem kan, vücudunda dolaşacak yer bulamaz.
Büyük bir iğne alıyorlar ve alnına enjekte ediyorlar.
Bozulduğu anda, sondaları enjekte edip silahı etkisiz hale getireceğiz.
Yani adama bir şey enjekte edilmişti?
Cesetlerden alıyorlar ve yaşayanlara enjekte ediyorlar.
Ona enjekte edeceğim.
Akışkan Karma, Tanrının iksiri boyundan enjekte edilen.
Oakridgede akıl hastalarına yüksek dozda plutonyum enjekte ediyorlar.
Ayrıca hamile bir kadının sidiğini de kendime enjekte ediyorum.
Kan torbalarına, sıvı fentanil enjekte edilmişti.
Allah bilir vücuduna neler enjekte ediliyor.
Kulağın etrafındaki yumuşak dokuya, gliserin enjekte edeceğim.
Yalnız ona çoktan enjekte etmişlerdi.
Onlara'' Stilbestrol'' adında steroid enjekte ediyorlar.
Peki o gene sahip olmayan birine enjekte edildiğinde ne olur?
Genetik hasarı onarmak için nanorobotları enjekte edeceğim.
Aralıka ne dersin? Beynimize tatil enjekte ediyorlar?
Çevirmen mikrop enjekte ediliyor.