Примери за използване на Garnizon на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Garnizon liderinin oğlu da Seule geliyor.
Kasabada garnizon var.
Garnizon hayatında ilk tecrübem olacaktı bu.
Bu Garnizon öncü birliği.
Garnizon komutanı nerede?
Garnizon komutanı oldu Sezarın adına araba yarışlarına katılıyor.
Taşkentte Garnizon Komutanlığına.
Yanılmıyorsam garnizon komutanıydın.
Garnizon komutanı Baron Gruda onuruna bir akşam yemeği vermek istiyor.
Toureauya süratle gidin, Bunu garnizon komutanı Yüzbaşı Boylea verin.
Albay John Hall, garnizon komutanı.
Bayanlar baylar, garnizon komutanı.
Calaisdeki garnizon bile yardım etmeyi reddetti.
Geriye kale içindeki garnizon kalıyor. Onları çıkarmak için Andrea,
Garnizon komutanına vahşi Alautlular tarafından yakalandığını esir tutulduğunu
Cermak Knin Garnizon komutanı ve garnizonun yetki alanındaki en yüksek rütbeli Hırvat askeri yetkilisi,
Potsdam 300 yıl önce garnizon şehrinden Avrupanın en muhteşem konut şehirlerinden biri haline geldi.
Bu konuda siz, Garnizon ya da Mackenzieler ile ilgili hiçbir iddiam yok.
Sonrasında Keşif Birliği ve Garnizon mühendislerinin aceleyle gelişleriyle Sur Rose bir kez daha dev tehdidinden kurtulmuştu.
Judah Ben Hur bu bildiriyi alınca'' garnizon komutanının huzuruna çıkması emrediliyor.''.