Примери за използване на Gelmeyi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Baba, eve gelmeyi düşünüyorum.
Zaten bir şekilde kiliseye gelmeyi düşünüyordum.
Gelmeyi sen istedin.
Hvitserk, benimle gelmeyi kabul etti,
Buraya gelmeyi seviyorum.
Ben senin yaşındayken, buraya gelmeyi her şeyden çok istiyordum.
İkinci hayatıma, Howard Hughes olarak gelmeyi planladım.
Akşam yemeği için gelmeyi umuyordu ama telefonda geç kalacağını söyledi.
Taeranga gelmeyi sen kendin seçtin.
Pazarları gelmeyi severdi.
Buraya gelmeyi severim.
Yemin ederim ki gelmeyi çok denedim.
Ve hepsi benim içindi çünkü buraya gelmeyi ben istedim.
Babanla işe gelmeyi seviyorsun demek, huh?
Gelmeyi çok istiyordu tatlım.
İşe gelmeyi kesti.
Benimle gelmeyi sen istemedin mi?
Buraya gelmeyi seviyorum çünkü beni hiç istemiyorlar.
Sonsuza dek burada dikilebiliriz ve seninle birlikte gelmeyi asla seçmeyeceğim.
Buraya gelmeyi nasıl bildiler?