Примери за използване на Izlemeyi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Franky izlemeyi sever.
Sarılma yerine televizyon izlemeyi istiyorsan sen bilirsin.
Maçtan anlamayan insanlarla maç izlemeyi sevmiyorum.
Televizyon izlemeyi çok sever.
Vaiz programını izlemeyi bıraktı, saçlarını yıkamayı
Bu kadar TV izlemeyi bırak. O zırvaların hepsini dinlersen mahkemeye taşımaya başlayacaksın.
Boş vakitlerimde kitap okumayı ve film izlemeyi severim.
İnsanların çekici kızları izlemeyi sevdiğini fark ettim kısa sürede.
Walt izlemeyi sever.
Homie, başkalarının arabalarından film izlemeyi bırak!
Bilgisayardan hayvanları izlemeyi isterim!
Erkekler böyle şeyleri izlemeyi sever, değil mi?
Hokey izlemeyi seviyor.
Bazen de sinemaya gidip, film izlemeyi tercih ediyorum.
Evde oturup kitap okumayı veya film izlemeyi tercih ederdim.
Yani kadınları uyurken izlemeyi seven bir adam mı var?
İnsanlar şiddet izlemeyi sever.
Birazdan hoplayacağız; şu filmi 12. kez izlemeyi bıraksan diyorum?
Dalga geçme ama evde zaman geçirmeyi ve belgesel izlemeyi seviyorum.
Gündüzleri bulutları, geceleri de yıldızları izlemeyi severdi.