Примери за използване на Kıllar на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu kıllar delikli her yüzeyde gelişiyorlar.
Kıllar beni tahrik eder.
Simsiyah kıllar'' selam'' diyor.
Yağlı kıllar onları hapseder ve bütün gece orada kalırlar.
Kıllar kasıklarınızda ve koltuk altlarınızda filizlenir.
Kızıl kıllar.
Güzel, minik kızıl kıllar.
Yakında göğsünüzde kıllar çıkmaya başlayacak ve telefona cevap verdiğinizde sizi kadın sanmayacaklar.
senin yüzünde kıllar var.
Ve bana şöyle oluyor… kıllar- bilmiyorum kolumdaki kılları görebiliyor musunuz.
Kan, aslında çoğunlukla ketçap ve yemek ve şu kıllar da badana fırçası kılları. .
Aşırı ve istenmeyen tüy ve kıllar Türkiye de olduğu gibi tüm dünya
dikenler, kıllar, yüzgeçler, yapışkanlar,
Sabunda Amynin kılı olmayan gün sayısı'' yazan bir levha astı banyoya.
Williamın kılları yok.
İnsanlar nainsan kılı için servet ödüyor.
Herkesin kılları var.
Ağzında epey kıl varmış ha.
Kısa etek kılım varsa ne olacak.
Yanan kıl kokusu beni bugün bile bayram havasına sokar.