Примери за използване на Komşuların на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
O arada, komşuların birkaç gündür seni görmediklerini söylediler.
Bütün komşuların, seni duymasını mı istiyorsun?
Ailen var, komşuların var, arkadaşların var, Benim ise kimsem yok!
Komşuların ifadesine göre çift sık sık kavga ediyordu.
Evet, bütün komşuların önünde.
Yeni arkadaşların ve komşuların şerefine.
Bir evin, hatta komşuların bile olabilir.
Komşuların, onu elinde alışveriş torbasıyla görmesini istemiyor.
Yağ ve oyuncak, komşuların Dafuya doğum günü hediyesi.
Neden komşuların verdiği partiye gitmiyorsun?
Eminim komşuların da beni görecektir.
Komşuların dediğine göre Deanne öldüğünden beri evine hiç dönmemiş.
Komşuların bir kısmı programı izleyecek.
Belki komşuların evinde filan gitmiştir.
Ya da geliyorlar, ama komşuların araması üzerine.
Onun geldiği yerde, komşuların birbirine göz kulak olduğunu söylüyor.
Ama komşuların anlayacağından emin değilim.
Caddenin karşısında komşuların var, alt sokakta da bir polis.
Trafik polisi komşuların cesedini teşhis etti.
Beni döverse, komşuların dikkatini çekeceğini biliyordum.