Примери за използване на Musayı на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Lütfen, Firavun Musayı uzaklara gönderin!
Filizin kararlı tavrı Musayı da oldukça etkiler.
Bana Musayı getirin!
Ona Musayı anlatıyordum ama bana inanmıyor.
Süleymanı, Musayı, Davutu öğretmeliyiz.
Onlar ordugahlarında Musayı, RABbin kutsal kulu Harunu kıskanınca.
Sanırım Musayı şüpheliler arasından çıkarabiliriz.
Bence 35 yıl önce James Musayı öldürdün.
Yoksa Musayı kızıl denizde yalnız mı bıraktık?
Karpı bulursak Musayı buluruz.
Şimdi Kızıl deniz yuttu Musayı.
İnsanlığın gördüğünü en büyük tehlike Musayı biz silahlandırdık.
Firavun olayı duyunca Musayı öldürtmek istedi. Ancak Musa ondan kaçıp Midyan yöresine gitti.
RAB Haruna, ‹‹Çöle, Musayı karşılamaya git›› dedi.
Ama bana okul tiyatrosunda Musayı oynadığından ve soğan alerjisinden bahsettiğinden beridir ona güveniyorum.
Firavun Musayı çağırttı. ‹‹Gidin,
Juliusun cenazesi için yapılmış olan bir başka devasa heykel olan Musayı bir biyograf,'' Papadan daha iyi bir savaşçı'' olarak tanımlamıştır.
RAB Sina Dağının üzerine indi, Musayı dağın tepesine çağırdı.
Amrama Harunu, Musayı ve kızkardeşleri Miryamı doğurdu.
Yokevet ona Harunla Musayı doğurdu. Amram 137 yıl yaşadı.