Примери за използване на Ofisin на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Ofisin yeniden yapılırken,
Farkındaysan patron ofisin çöplük gibi.
Sürekli ev ve ofisin temizlenmesi.
Hayır, orası senin ofisin.
Alır almaz, Graznyole olayını bu ofisin dışında konuşabiliriz.
Ofisin hâlâ boş duruyor.
Senin ofisin olduğuna emin misin?
Açıkçası, ofisin dışında görmek istediğim çok şey var.
O kapının ardında da sana ait ofisin.
Ofisin için üzgünüm.
Ofisin hazır. Bayan Wagner halletti.
Ofisin haricinde… Starbucksta
Burası artık senin ofisin.
Ofisin boş olduğu zamanı biliyordu içerideki tüm imkanlara erişimi vardı.
Senin ofisin daha büyük.
Büyükannem aşağıda bekliyor ofisin için bir resim istemiştin işte getirdim.
Phoebe, senin ofisin yok.
Ofisin Abidde, biz varmadan önce fırtına olacak orda.
İzin ver de Voulez için ofisin yerini ben seçeyim ve işi yöneteyim.
Artık senin ofisin değil.