да създаде
yaratmak
kurmaya
oluşturmak
yaratabilir
kurmayı
yapmaya
inşa да създавате
oluşturmak
yaratma
yaratabilirsiniz
üretebilirsiniz
çıkarmak
üretmek
yaratın да изграждат
oluşturmaya
inşa изграждането
inşası
inşaatı
kurmak
oluşturmak
yapımı
yapımına
binası да формират
oluşturmaya
kurma да изгради
kurmak
inşa
kurmayı
oluşturmak
yaratmaya
örün за създаването
oluşturma
yaratmak için
yaratılmasına
kurma
kurulması için
kurulması
kuruluş
kurmanın
kurulmasına ilişkin
yaradılış да образува
oluşturabilir да сглобяваме
oluşturmaya да създадем
yaratmak
oluşturmak
kurmak
yaratabiliriz
yapmak
üretmek да създадат да създам да създава да създавам да изграждате да формира да изградя за създаване
Hayır, efendim, bir şey oluşturmaya çalışmıyoruz. Не, сър, нищо не се опитваме да създаваме . Bir kurtarma merkezi oluşturmaya çalışıyoruz. Опитваме се да изградим спасителен център. Akdeniz Piramitini oluşturmaya yardımcı olmuşlardı. Динозаврите помогнали за изграждането на пирамидите. SEOnun bütçesinin çoğunun içerik oluşturmaya dayandığı inkar edilemez bir gerçektir. Безспорен факт е, че по-голямата част от бюджета на SEO се основава на създаването на съдържание. Geleceği oluşturmaya karar verdim. Реших аз да създавам бъдещето.
Sözlü tarih oluşturmaya yönelik dördüncü proje ise henüz tasarım aşamasında. В етап на планиране е техният четвърти проект за създаване на устна история. Bir direniş oluşturmaya yardım edeceğiz. Oluşturmaya başlamadan önce bilgiye dayalı kararlar alın.Трябва да станете информирани, преди да започнете да сътворявате . İşte bu yüzden biz de World of Tanks için eSpor Sözlüğünü oluşturmaya karar verdik. Негова е и заслугата за създаването на голям тълковен речник на всички армънски диалекти. Son yıllarda, kozmetik endüstrisi çabalarını cildi canlandırıcı ürünler oluşturmaya odakladı. През последните години козметичната индустрия е съсредоточила много усилия върху създаването на продукти, които подмладяват кожата. Biz bu kültürü oluşturmaya çalışıyoruz. Ние работим за изграждането на такава култура. Gidip bütün sahili inceleyecek bir grup oluşturmaya çalışıyorum. Опитвам се да събера група, която да проучи цялото крайбрежие. Anneme hakaret etmenin de güven oluşturmaya pek katkısı yok. Обидно майка ми гради малко доверие, както добре. Pancar ayrıca güçlü safra oluşturmaya yardımcı olur. Цвеклото също така помага за изграждането на силна жлъчка. Gelecek hafta için bir program oluşturmaya çalışalım. Ще се опитаме да направим разписание за следващата седмица. Burada bir davranış düzeni oluşturmaya çalışıyorum. Опитвам се да установя модел на поведение. Burada mütevazı bir kurum oluşturmaya başlayabilirsiniz. Тук можете да започнете да се изгради скромен корпорация. bir profil oluşturmaya onsuz başlamak istemedim. не исках да започвам за изграждам профил без него. Ve bu davayı oluşturmaya başladık. И започнахме да сътворяваме това дело. örgütü olan Veneranın işbirliğiyle, engelliler için bir yardım fonu oluşturmaya çalışacak. хуманитарна организация в Прилеп, Стойковски ще се опита да създаде фонд за подпомагане на инвалидите.
Покажете още примери
Резултати: 125 ,
Време: 0.0953