Примери за използване на Paylaşmaktan на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sonunda sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum.
Bu heyecanı paylaşmaktan çok mutluyum.
Belki de kadınlardan biri Jeromeu paylaşmaktan hoşlanmıyordu.
Sen ise 45 davayı paylaşmaktan bahsediyorsun ve ben senin asla paylaşmayacağını biliyorum.
Tatlını paylaşmaktan başlamak nasıl fikir?
Belki paylaşmaktan biraz fazlası var ortada.
Ev işlerini paylaşmaktan bahsederken bunu istiyorsunuz sanıyordum?
Hayatını başkalarıyla paylaşmaktan kendini alıkoyan bir üzgünlük.
Banyoyu paylaşmaktan bıktım usandım!
Hayatına dair bu gerçeği paylaşmaktan dolayı büyük heyecan duydu.
Kim paylaşmaktan bahsetti ki?
Geleceğe ait hayallerinizi paylaşmaktan da kaçınmayın.
Bu sevinçli haberi sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.
Tweet atmanız şart değil birçok insan, paylaşmaktan çok, dinlemek için kullanıyor.
Bu haberi sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.
Biz de başarımızı onlarla paylaşmaktan çok mutluyuz.
Bu güzel haberi sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyoruz.
Aldo, düşündüm de arabayı paylaşmaktan bıktım artık.
Yeni projelerimizi ve çalışmalarımızı sizlerle paylaşmaktan memnun oluruz.
Kişisel malzemelerinizi başkalarıyla paylaşmaktan kaçınınız.