Примери за използване на Renklere на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Şu renklere bakın.
Işığa, kompozisyonu oluşturan elementlere, renklere bakmakla ilgili….
Louis modaya ve renklere bayılır.
Renklere gelince… İyi bir zevk sahibisin.
Ama sinyaller neden renklere bağlı tasarlansın?
Görkemli renklere ilk defa kavuşan.
Her zaman renklere geri dönerim.
Renklere dikkat et ve birleştir.
Çantalardaki orijinal renklere dikkat edin.
Renklere göre ayrı ayrı isimler alır.
Renklere olan hâkimiyeti olağanüstü.
Cisimler renklere ve şekle bürünüyordu her yanda görüntüler uçuşuyordu.
Gravür, 19. yüzyılda pastel renklere boyanmış.
Tüm ülkeyi renklere böleceğim.
Koni'' ler farklı renklere hassasiyet gösterirler.
Onun giydiği renklere sarılmış.
Benim değil, çünkü--( Gülüşmeler) Diğer bir olan şey de normal sesleri renklere dönüştüren ikincil bir etki hissetmeye başladım.
normal sesleri renklere dönüştüren ikincil bir etki hissetmeye başladım.
Bir dansçı olarak renklere duyarlılığım kadar bedenimi tanıma becerime de inancım büyüktü.
Bayan Fotokopi, bence aslında sen kartal resmi ve pastel renklere para veriyorsun.