Примери за използване на Satrancı на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Satrancı hiç duydunuz mu?
Yazık oldu.'' Gizli Ajan, Lazer Engelli Satrancı'' kurallarını biliyorsun.
Tamam, sen kodu yaz Blaze. Satrancı ben hallederim.
Aslında, bana neden satrancı bıraktığımı sormuştun.
Şu koca satrancı severdin.
İşte bu yüzden, satrancı seveceğim.
Sana Jokarian satrancı oynar mısın diye soracaktım ama akşam yemeğine oturmuşsun.
Ve satrancı son derece iyi oynayan ise işte bu şaşırtıcı robot, bir şey hariç: bu aslında hiç de bir robot değil.
Çünkü satrancı bilseydiniz, bunun için yüzlerce, belki de binlerce olasılık üzerinde durmam gerektiğini anlardınız.
Eğer satrancı iyi oynamak istiyorsanız vezirinizi kaptırmayın nasihatını dinlemek gayet yerinde olacaktır.
Sovyetler Birliğinin bir diğer ülke politikası da, satrancı ulusal bir spor haline getirmekti.
Şimdi anladım ki Playstationım tamamiyle zaman kaybı ve gerçekçi boyutlarda kan içermediği için satrancı eleştirmek manasız.
en unutulmaz olaylarından biridir. Daha sonra satrancı bıraktı.
Satrancın ne olduğunu bilip bilmediğini bile anlayamazsın.
Satranç dehası.
Satrançta nasıl?
Satrançta yapılabilmesi mümkün olan oyunların sayısı, bilinen evrendeki atomların sayısından fazladır.
Satrançta Bölge 3. lüğü.
Tıpkı satranç gibi.
Senin satrancın var, Owenın balığı, Chickliss.