Примери за използване на Seyretmek на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sadece seyretmek istiyor.
Yemek yerken bunu seyretmek zorunda mıyız?
Kalıp maçı seyretmek istediğine emin misin?
Okumak, televizyon seyretmek ve araba kullanmak gibi.
Bekle, bunu seyretmek istiyorum.
Beni yanlış anlama, Lindsay Lohanla ilgili bir şey seyretmek istiyorum.
Ianın seyretmek istediği program.
Görünüşe göre seyretmek bazıları için tek başına yeterli değil.
Film seyretmek için cumartesi Finnlere gideceğim.
Gidip seyretmek ister misin?
İhtiyar bir adamın diskodan gitmek istemeyişini seyretmek hiç güzel değildir.
Sadece bizi seyretmek istiyor.''.
Burada oturup seyretmek çok saçma o halde, efendim.
Seyretmek için çok hoşsun.
Yani… o şeyi yaparken beni seyretmek… hoşuna gider?
Batı Gölünü seyretmek için mükemmel bir yer.
Kabile günbatımını seyretmek için toplandı.
Bir ara gelip film seyretmek filan ister misin?
Ay ışında yürümek, ve yıldızları seyretmek.
Ve bir daha, Kaptan Protonun başka bir bölümünü seyretmek zorunda değilsin.