Примери за използване на Sinirlendi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Babam çok sinirlendi.
Şimdi iyice sinirlendi.
Biraz sinirlendi.
Bilmiyorum. Paul sinirlendi.
Parayı öğrendi ve çok sinirlendi.
Danny sinirlendi.
bir anda uyanıp çok sinirlendi.
O da sinirlendi, icabına baktı.
Sinirlendi, öyle değil mi?
Smith sinirlendi ve Martine dua edeceğini söyledi. Dumb dumb dumb dumb dumb.
Oliver sinirlendi, süslü kırmızı şarap şişelerinden birini ona fırlattı.
ve… sinirlendi.
Adam bu olaya güldükçe Jeff daha da sinirlendi.
Yemek pişiriyordum, sinirlendi ve üstüme kızgın yağ fırlattı.
Birşeyler söyledim, çok sinirlendi ve dolabın içine saklandı.
Sinirlendi, adamın birini duvara yapıştırdı ben
Borçlu olduğum kişi… Sinirlendi ve onları rehin aldı.
Sinirlendi ve gitti.
Sinirlendi, değil mi?
Sinirlendi ve kalkıp gitti.