Примери за използване на Sonuca на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kokusu biraz kötü ama sonuca değer.
Bütün hatalar bizi aynı sonuca çıkarıyor.
Bütün veriler beni aynı sonuca çıkartıyor.
Ama devam eden soruşturmamızda,… sonuca ulaşmamız için yapılması gerekliydi.
Yaptığım tüm simülasyonlarda aynı sonuca ulaştım.
Всяка симулация, която направих, довежда до един и същи резултат.Muhteşem Zinbergün bile bu sonuca erişebileceğinden şüpheliyim.
Съмнявам се, че великият Цинберг би стигнал до това заключение.Ne üzücüdür ki istek, bizi her zaman doğru sonuca ulaştırmaz.
За съжаление, ентусиазмът невинаги ни води до правилни резултати.Julia. Birkaç saat sonra aynı sonuca ulaştık sanırım.
Джулия, мисля че достигнахме до едно и също заключение.Sonuca ulaşıldı.
ДОСТИГНАТО ЗАКЛЮЧЕНИЕ.Ama sonuca bakın.
İyi konuşmak değil bunu oynanan futbola ve sonuca yansıtmak.
Сякаш предпочитат да не играят футбол и резултатите са отражение на това.Sürekli spor salonlarındasınız ama bir türlü istediğiniz sonuca ulaşamadınız mı?
Или пък спортувате редовно, но не постигате резултатите, които искате?Moskova, sandıktan çıkacak sonuca saygı duyacağını açıklamıştı.
Москва вече обяви, че ще уважи резултатите от гласуването.Ama sonuca ulaşmıştık ve yayından bir gün önceydi.
Но най-накрая успяхме и бяхме на един ден преди публикуване.Tartışmak- sonuca varılacak bir şey için konuşmalısınız.
Дискутиране- говорене за нещо с цел постигане на резултат.Olumlu sonuca rağmen onay süreci, ülke için sorunsuz geçmedi.
Bu durumda sonuca ulaşmanın çok daha az kozmik devirde gerçekleşir.
В този случай става постигане на резултата за по-малко космически цикли.Doğrudan müzakerelerde sonuca varılamazsa, mesele uluslararası mahkemeye götürülebilir.
Ако преките преговори не доведат до споразумение, въпросът може да бъде отнесен към международен съд.Muhtemelen sonuca etkisi olacaktır.
Вероятно ще повлияе на резултатите.Bu sonuca nasıI vardın?
