Примери за използване на Sook на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sook, bu dünyada polise güvenecek son kişi benim ama neden nefsi müdafaada bulunduğunu söylemiyorsun?
Sook, bir yıldır ortalıkta yoktun.
Sook, birinci oyun kurucu olarak geçirdiğim günlerde bir şey öğrendiysem o da en iyi savunmanın güzel hücum yapmak olduğudur.
Yong Sook, ANJELLin menajeri olduğundan Oppanın çok meşgul olduğunu biliyorsun.
Bozuk olan senin hırsındı. Senin yüzünden zarar gören ben ve In Sook değil.
In Sookun söylediklerinden sonra biraz endişelendim.
Saçmalamayı bırak da Young Sookun nerede olduğunu söyle bana!
Young Sooku öldürdün mü?
In Sooktan kaçınmaktan yorulmadın mı?
Seni öldürmek Sooku geri getirmeyecektir.
Sadece bir günü kaldı. Yoo Jin Sookun.
Söylentiye göre biri Yoon Jin Sooku az önce Sillim-dongta görmüş.
Sookla büyürken sürekli dayak yerdim. Okulda onu korurdum.
Sookla kiralık kasaya bakmak için dün bankaya gittik.
Bilemiyorum Sook.
Başardık Sook.
Sıçtık Sook.
Bizim Sook?
In Sook!
Günaydın, Sook.