Примери за използване на Tepedeki на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Tepedeki yeşil tonlarına baksana.
Tepedeki yağmurla ıslanmış böğürtlenlerin tadı.
Tepedeki tünel.
Karşı tepedeki pusu yerine geliyoruz.
Tepedeki yüksek kayalardan atladı… ama işe yaramadı.
Tepedeki şu kapı.
Tepedeki yabani bir çiçeğin hayat döngüsünü işliyorum.
Ve tepedeki amfi tiyatronun olduğu yerde de çok güzel bir gölet bulunuyordu.
Tepedeki Aşk diyorlar-.
Zemindeki hava tepedeki havaya göre daha temiz olur.
Tepedeki savaşı duydun mu?
Tepedeki üssün mü?
Tepedeki barlardan biri.
Tepedeki erkeklerin yarısıyla beraber.
Tepedeki iki valiz.
Tepedeki kamyonlara sesleniyorum.
Büyük bir koya bakan tepedeki bir kale olarak belirecek.
Tepedeki uzun silahlara geçeceğiz.
Tepedeki nedir öyle?
Tepedeki ormanlıkta fener ışıkları görülüyor.