Примери за използване на Vurmuş на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Biri gelip onu suratından vurmuş.
Damien bir adamı vurmuş.
Görünüşe göre Clay Adam koşuyormuş ve biri onun kafasına taşla vurmuş.
adamın biri yanına gelip onu vurmuş.
Yani biri bu adamı vurmuş, kafasını kesip açmış
Anna, Raja yolunda Yadavı vurmuş.
Biri onu vurmuş.
Çılgının teki Başkan Yardımcısını vurmuş.
Sence bizim adamlardan birini vurmuş mudur?
Sadece… arkadaşlarından biri bir kavgada diğerini vurmuş.
Ama kiminle tartışmış? Ve ona ne ile vurmuş?
Kendini karnından vurmuş.
Yoksa Tommy Anderson sonunda karısını mı vurmuş?
Köpeği vurmuş.
Biri Fergieyi vurmuş.
Hayır kendini vurmuş.
Nick, kendisini kurtarmaya çalışan adamı, Sami vurmuş.
Geçen hafta, başka bir çocuğa kitapla vurmuş kanatacak kadar sertmiş.
Sadece kafasını vurmuş, o kadar.
Hayır, korkak kendini vurmuş.