Aktionsplan Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ein Aktionsplan umfasst typischerweise.
Sobald der Täter identifiziert ist, kann es viel einfacher sein, einen Aktionsplan zu erstellen.
Suçlu tespit edildikten sonra bir eylem planı oluşturmak çok daha kolay olabilir.Doch diesen Aktionsplan hatte niemand gesehen.
Dies wird einen Aktionsplan erstellen und Ihnen helfen, die Aktivität Ihrer Website entsprechend zu organisieren.
Bu bir eylem planı oluşturmak ve buna göre web sitenizin etkinliğini organize etmenize yardımcı olacaktır.Letztendlich ist der Preis in der Schwebe, da Käufer und Verkäufer versuchen, einen Aktionsplan festzulegen.
Sonuçta, alıcılar ve satıcılar bir eylem planı belirlemeye çalıştıkları için fiyat belirsizdir.Einen Aktionsplan erstellen.
Bir Eylem Planı Oluşturun.Der Generalsekretär will einen Aktionsplan, Admiral.
Genel Sekreterin istediği bir eylem planı Amiral.Ein Aktionsplan ist fertig.
Bir eylem planı hazırlanmıştır.Ablauf, Bewegung, Aktionsplan.
Hazırlık ve hareket planı.Jedes Land legte in diesem Zusammenhang seinen nationalen Aktionsplan vor.
Her ülke ulusal eylem planını yaptı.Nachdem sie ihre optionen ausgewertet haben, erstellen sie einen aktionsplan.
Seçeneklerinizi değerlendirdikten sonra, bir eylem planı yapın.Zusammen mit Ihnen entwickelt The Lean Six Sigma Company einen auf Ihre Organisation abgestimmten Aktionsplan.
The Lean Six Sigma Company, sizinle birlikte kuruluşunuza uyarlanmış bir eylem planı geliştirecektir.Nun, müssen die Ärmel hochkrempeln und entwickeln einen Aktionsplan.
Eh, kolları sıvayıp ve bir eylem planı geliştirmek zorunda.Sobald wir Ihre Ziele identifiziert haben, erstellen wir einen Aktionsplan, um Ihnen zu helfen, dorthin zu gelangen.
Hedeflerinizi belirledikten sonra, oraya ulaşmanıza yardımcı olacak bir eylem planı oluşturacağız.Was mit Haarausfall zu tun ist: ein Aktionsplan.
Saç dökülmesi ile ne yapmalı: Bir eylem planı.hat einen Aktionsplan ausgearbeitet.
Kobra bir eylem planı hazırladı.Im Herbst vergangenen Jahres beschloss der Staatsrat einen Aktionsplan für den Kampf gegen Luftverschmutzung.
Geçen yıl sonbaharda Çin Devlet Konseyi hava kirliliğiyle mücadele için bir eylem planı kararlaştırdı.Vorbereitung: Änderung planen und einen Aktionsplan für den Wechsel innerhalb von sechs Monaten haben.
Hazırlık: Değişmek niyetinde ve altı ay içinde değişim için bir eylem planı var.Im Dezember 2016 hat die Bundesregierung einen Aktionsplan verabschiedet.
Federal hükümet Aralık 2016da bir eylem planı kararlaştırdı.entwickelt spezielle Strategien und legt einen Aktionsplan fest.
özel stratejiler geliştirir ve bir eylem planı belirler.
