ESSEN - Turkce'ya çeviri

• yemek
• yiyecek
• gıda
• yemen
• yemekler
• yemeği
• yemeğe

Essen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Essen, Wasser, Schutz.
Gıda, su, barınak.

Du musst etwas essen, Charlie.
Bir şeyler yemen lazım, Charlie.

Sorry, dass ich das Essen verpasse.
Yemeğe gelemediğim için üzgünüm.

In Angola war das Essen gut, oder?
Orada yemekler iyiydi.- Ya Angola?

Magst du italienisches Essen, Mr. Donovan?
İtalyan yemeği sever misiniz Bay Donovan?

Kannst du uns Essen bringen?
Yemek getirebilir misin?

Ich brachte genug Essen, Vorräte und Klopapier für mehrere Tage.
Günlerce yeterince yiyecek, malzeme ve tuvalet kağıdı getirdim.

D-Drucker für Schokolade und Essen.
Çikolata ve gıda için 3d yazıcı.

Du musst wirklich etwas essen.
Cidden bir şeyler yemen gerek.

Fast zu schön zum Essen.
İnsanın yemeğe kıyamayacağı kadar güzeller.

Was macht das Essen hier?
Bu yemekler ne?

Wie brachten wir das Essen hier rein?
Biz buraya yemeği nasıl getirdik?!

Die wollten Essen und sauberes Wasser.
Yiyecek ve temiz su istiyorlardı.

Sicher, dass Sie Panda essen wollen?
Panda yemek istediğinden emin misin?

Ihre Energie Metall Essen und Gil.
Enerji Metal Gıda ve Gil.

Henriette, Ihr müsst essen.
Henriette, yemen gerek.

Wenn wir Essen brauchen oder Benzin oder Taschenlampenbatterien?
Ya yemeğe, yakıta, fener piline ihtiyacımız olursa?

Danke fürs Essen.
Yemekler için de teşekkür ederim.

Schmeckt Ihnen das Essen nicht?
Yemeği mi beğenmediniz?

Du bist nach Narahara gekommen, um Essen zu suchen, oder? Was?
Ne? Her neyse, Naraharaya yiyecek bulmaya geldin, değil mi?