FISK - Turkce'ya çeviri

Fisk wieder einzusperren.

Fiski tekrar hapse sokmak.

Fisk manipuliert das System nicht noch mal.

Fisk sistemi yine manipüle edemeyecek.

Du hast kein Monopol, es Fisk zu zeigen.

Fiskin haddini bildirmeye sadece senin hakkın var sanma.

Fisk hat Fisk angegriffen.

Fiski Fisk şişledi.

Der Fall Wilson Fisk.

Wilson Fisk dosyası.

Finde den Insassen, der Fisk angriff.

Fiski şişleyen mahkûmu bul.

Beschützt die Polizei Fisk, kann Matt es vielleicht nicht durchziehen.

Polis Fiskin etrafını sararsa Matt istediğini yapamaz.

Fisk behauptet, dem FBI zu helfen.

Fisk, FBIa yardım ettiğini iddia ediyor.

Er hat Wilson Fisk im Knast angegriffen.

Wilson Fiski hapiste şişleyen mahkûm.

Ich kann Fisk nicht in Ruhe lassen.

Fiskin paçayı kurtarmasına izin veremem.

Fisk ist eine gute Schule, Dad.

Fisk çok iyi bir okuldur, baba.

Fisk zu töten.

Fiski öldüreceğim.

In einer kürzlich erfolgten Bewertung beleuchtete Robert Fisk diese Realität.

Robert Fiskin yakın süreçte yaptığı şu değerlendirme de bu gerçeğe ışık tutuyordu.

Ich heiße David Fisk.

Benim adım David Fisk.

Ich glaube, dass heute jemand Wilson Fisk töten will.

Bugün birileri Wilson Fiski öldürmeye çalışacak. Anladığım kadarıyla.

Nein, Commander Fisk hatte einige Vorbehalte.

Hayır, Kumandan Fiskin bazı tereddütleri vardı.

Nummer 144! JR Fisk.

Numara, JR Fisk.

Unsere beste Chance, Fisk zu erwischen, starb mit Nadeem.

Fiski içeri atma şansımız Nadeemle birlikte öldü.

Dass Fisk ermordet wurde, weiß schon die ganze Flotte.

Fiskin öldürüldüğü haberi bütün donanmaya yayılmış.

Gute Neuigkeiten, Mr. Fisk.

İyi haberlerimiz var Bay Fisk.

Fisk Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri