GÄRTNERN - Turkce'ya çeviri

bahçe
garten
gartenarbeit
hof
garden
gärtnern
bahçıvanlar
gärtner
platzwart
die gärtnerin
gardener
bahçıvanlık
gärtner
platzwart
die gärtnerin
gardener
bahçıvanların
gärtner
platzwart
die gärtnerin
gardener
bahçıvan
gärtner
platzwart
die gärtnerin
gardener

Gärtnern Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Dieses Modell wurde von allen Sommerbewohnern und Gärtnern aufgrund seines robusten Rahmens anerkannt.
Bu model, sağlam çerçevesi nedeniyle tüm yaz sakinleri ve bahçıvanlar tarafından tanınmıştır.
Bei dem Gericht in San Francisco sind mehrere Hundert Klagen von Landwirten, Gärtnern und Verbrauchern gebündelt.
Sadece San Francisconun kuzey bölgesinde, çiftçiler, bahçıvanlar ve tüketicilerden oluşan yüzlerce şikâyetçi var.
Anarchistisches Gärtnern.
Anarşist Bahçıvanlar.
gesunde Gemüse wird fast allen Gärtnern angebaut.
sağlıklı sebze hemen hemen tüm bahçıvanlar yetişir.
In San Francisco geht es um mehrere Hundert Klagen von Landwirten, Gärtnern und Verbrauchern.
Sadece San Francisconun kuzey bölgesinde, çiftçiler, bahçıvanlar ve tüketicilerden oluşan yüzlerce şikâyetçi var.
Denn wenn ich gärtnern muss ohne mein Mädchen Barbara.
Çünkü o bahçeye Barbara olmadan gitmem gerekiyorsa.
Ein Anruf von Captain Gregson, und Sie werden in kürzester Zeit mit Dominikanern gärtnern.
Yüzbaşı Gregsondan gelecek bir telefondan sonra anında Dominikliler arasında bahçede olacaksın.
Gärtnern, Investmentstrategien, Holzbearbeitung.
Bahçecilik, yatırım stratejisi, ahşap işçiliği.
Vielleicht Sport, Gärtnern, Golf.
Spora, bahçeye, golfe merakınız olabilir.
Niemand außer den Gärtnern.
Bahçıvandan başka kimse yok.
Gärtnern zu Hause wird noch erfreulicher.
Onun için bahçeli evlerde daha mutlu olur.
Graswanzen geben Gärtnern viel Ärger.
Çim böcekleri bahçıvanlara çok sıkıntı verir.
Gärtnern spricht.
Bahçeli konuşuyor.
Sie sagen die erste Manifestation ihrer Krankheit war die Angst vor Hamburgern und Gärtnern.
Rahatsızlığınızın ilk belirtilerinin, hamburger ve bahçıvanlardan korkmak olarak ortaya çıktığını belirtiyorsunuz.
Sammeln und Gärtnern.
toplanma ve bahçecilik.
Im Jahr 2004 hatte die Kanadierin beim Gärtnern ihren Ring verloren.
Kanadalı bir kadın 2004 yılında bahçesinde nişan yüzüğünü kaybediyor.
Kann ich wie die Kinder gärtnern?
Çocuklar gibi bahçe işleriyle uğraşabilir miyim?
Ich will einfach… gärtnern.
Bahçecilik yapmak istiyorum.
Ein Gärtnern zu sein.
Sie sind zum Gärtnern hierhergekommen?
O kadar yolu bahçıvanlık yapmak için mi geldin?
Sonuçlar: 61, Zaman: 0.3133

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce