GEHEIRATET - Turkce'ya çeviri

• evlendi
• evleniyor
• evli
• evlilik
• evlendim
• evlendin
• evlenmiş
• evlenir
• evlenip
• evlenen
• evliliği

Geheiratet Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Geheiratet und ein Baby bekommen.
Evlendin, bir bebek sahibi oldun.

Köter geheiratet?
Eşekler evlenir?

Geheiratet und Vater eines Sohnes.
Yılında evlenmiş ve bir çocuk babasıdır.

ich hab' einen Russen geheiratet.
ben de bir Rusla evlendim.

Du hast auch Sophie geheiratet.
Sophie ile evli olan sen değilmisin?

Er ist ziemlich krank, aber hat eine neue Frau geheiratet.
Demem o ki zaten epey hasta ama gidip yeri biriyle evlendi.

Besonders in diesem Jahr habe ich das Gefühl, dass viel geheiratet wird.
Bu sene nedense içime öyle doğuyor ki pek çok evlilik olacak.

Hab Pia geheiratet, einen neuen Job.
Piayla evlenip yeni bir işe girdim.

Du hast Nicole geheiratet und ein Kind mit ihr.
Sen Nicole ile evlendin, ve birde çocuğun var.

Geheiratet und Vater eines Sohnes.
Yılında evlenmiş, bir çocuk babasıdır.

Hab auch eine Yankee geheiratet.
Ben de bir Amerikalıyla evlendim.

Penny endlich geheiratet.
Penny nihayet evlenir.

Du weißt doch, er hat Valcheks Tochter geheiratet.
Valchekin kızıyla evli olduğunu biliyorsun, değil mi?

Mein Cousin kannte jemanden, aber der hat geheiratet.
Kuzenimin tanıdığı biri vardı ama evlendi.

Ich habe getan, was sie von mir verlangten und habe den Sonnengott geheiratet.
Benden istediklerini götürdüm ve evlilik büyüsü yaptı.

Hier hat er lange gelebt, geheiratet, ein Haus gebaut.
Orada yıllarca kaldı, evlenip kendisine bİr ev yaptırdı.

Vor Kurzem geheiratet und geschieden, erwartet sie ein Baby?
HayırÖnceden evlenmiş ve boşanmış Bebek bekliyor mu?

Ich kenne niemanden der so früh geheiratet hat.
Çok geç evlenen kimseyi görmedim.

Eine unbehagliche Malaiin geheiratet, wie du sagst.
Malezyalı dediğin bir kadınla evlendin.

Ich habe eine Schwarze mit zwei Kindern geheiratet und getötet.
İki çocuğu olan siyahi bir kadınla evlendim ve sonra onu öldürdüm.