GELDBEUTEL - Turkce'ya çeviri

cüzdan
brieftasche
wallet
geldbörse
geldbeutel
portemonnaie
handtasche
tasche
portfolio
çanta
tasche
handtasche
koffer
rucksack
bag
aktentasche
aktenkoffer
beutel
tüte
gepäckstück
para
geld
cüzdanı
brieftasche
wallet
geldbörse
geldbeutel
portemonnaie
handtasche
tasche
portfolio
cüzdanını
brieftasche
wallet
geldbörse
geldbeutel
portemonnaie
handtasche
tasche
portfolio
cüzdanımı
brieftasche
wallet
geldbörse
geldbeutel
portemonnaie
handtasche
tasche
portfolio
çantaya
tasche
handtasche
koffer
rucksack
bag
aktentasche
aktenkoffer
beutel
tüte
gepäckstück
çantasını
tasche
handtasche
koffer
rucksack
bag
aktentasche
aktenkoffer
beutel
tüte
gepäckstück
çantasında
tasche
handtasche
koffer
rucksack
bag
aktentasche
aktenkoffer
beutel
tüte
gepäckstück

Geldbeutel Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
für jeden Geschmack und Geldbeutel.
her zevke ve çantaya.
Haben Sie einen Geldbeutel gesehen?
Bir cüzdan gördünüz mü?
Gebt mir jetzt den Geldbeutel wieder.
Hadi artık cüzdanımı geri verin.
Du hättest auf deinen Geldbeutel aufpassen sollen.
Cüzdanını gözetimsiz bıraktığın için bu senin suçun.
Nein. Nicht mal einen Geldbeutel.
Cüzdanı bile yok.-- Hayır sadece birkaç anahtar.
Wenn Sie immer Geldbeutel ändern möchten,
Her zaman çantasını değiştirmek isterseniz,
Meines ehemals besten Freundes im Geldbeutel meiner Frau gefunden.
Eski en iyi arkadaşımın kelepçesini karımın çantasında buldum.
Hotels sind viele, für jeden Geschmack und Geldbeutel.
Oteller, her zevke ve çantaya göre çoktur.
Das entspannt auch den Geldbeutel.
Cüzdan da rahatlıyor!
Der Geldbeutel ist egal.
Cüzdanımı almanız umurumda bile değil.
So sieht ein Nicht-Schauspieler aus, wenn er seinen Geldbeutel vergisst.
Bu, cüzdanını unuttuğunu fark eden, oyuncu olmayan bir kişi.
Eigentlich habe ich ihm den Geldbeutel geschenkt, Officer.
O cüzdanı ona ben armağan etmiştim, memur bey.
Ich habe den Geldbeutel meiner Frau aus der Haut der Schlange geworfen und alle ihre Pelzmäntel hinausgeworfen.
Karımın bir yılanın derisinden çantasını attığım ve tüm kürk mantolarını attım.
Im Geldbeutel meiner Frau gefunden. meines ehemals besten Freundes.
Eski en iyi arkadaşımın kelepçesini karımın çantasında buldum.
In den Arabischen Emiraten werden mehr als hundert Sorten für jeden Geschmack und Geldbeutel angebaut.
Arap Emirliklerinde, her zevke ve çantaya yüzlerce çeşidi yetiştirilmektedir.
Dies hilft Ihnen dabei Ihren Geldbeutel unberührt.
Bu sizin cüzdan dokunulmamış tutmaya yardımcı olacaktır.
Gib mir meinen Geldbeutel zurück!
Cüzdanımı geri ver!
Hier ist dein Geldbeutel, Kumpel.
Al cüzdanını ahbap.
Aber er könnte noch seinen Geldbeutel haben.
Ama cüzdanı hâlâ yanında olabilir.
Ich hab die Manschettenknöpfe meines ehemals besten Freundes im Geldbeutel meiner Frau gefunden.
Eski en iyi arkadaşımın kelepçesini karımın çantasında buldum.
Sonuçlar: 355, Zaman: 0.087

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce