GINGST - Turkce'ya çeviri

• gittin
• girdin
• ayrıldıktan
• giderken
• çıktın
• gittiğinde
• gittikten
• gitmeden
• indin
• gidene

Gingst Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Als du gingst, mein Leben… brach mein Leben entzwei.
Sen gittiğinde, benim hayatım darmadağın oldu.

Du gingst zuerst.
Önce sen gittin.

Was hast du meinem Bruder erzählt, als du für ihn arbeiten gingst?
Onun için çalışmaya gittiğinde kardeşime ne söyledin?

Bevor du gingst, bat ich dich, dich nicht Ok, ich fange an.
Ben başlarım. Sen gitmeden önce senden… Aifeyla olan kavgama karışmamanı istemiştim.

Hey, also, nachdem du gingst, war Shinobu irgendwie niedergeschlagen.
Hey, sen gittikten sonra, Shinobu gerçekten aşağılanmış gibiydi.

Du warst frustriert und gingst zu Laugesen.
Sen de doğruca Laugesena gittin.

Bevor du gingst, sagten wir, wir feiern Weihnachten zusammen.
Ne? Sen gitmeden önce, Noeli kutlamak için bekleyeceğimizi söylemiştik.

Schlief ich tief, als du gingst?
Bugün sen gittiğinde ben ne kadar uyuyordum?

Batman war nie derselbe, seit du gingst. Nicht ich.
Aslında sen gittikten sonra asla eskisi gibi olmadı. Ben değil.

Du kamst, hast alles aufgewirbelt, gingst.
Eve geldin, ortalığı karıştırıp gittin.

Bevor du gingst, sagte ich Runaan, dass du kein Assassine wärst. Rayla.
Rayla… Sen gitmeden önce, Runaana bir suikastçi işi yapamayacak kadar iyi kalplidir demiştim.

Was war es, als du aufs College gingst?
Sen üniversiteye gittiğinde ne yapmıştı?

Als du gingst… …kam alles, was ich tief unten verdrängte, nach oben.
Sen gittikten sonra bu derinlere gömdüğüm her şey bir anda ortaya çıktı.

Und wohin gingst du?
Ve sen nereye gittin?

Als du vorhin auf die Toilette gingst, hast du BCD um einen Kommentar gebeten.
Birkaç saat önce tuvalete gittiğinde, yorum yapmaları için BCDyi aradın.

Erinnerst du dich an das zauberhafte Mädchen vom Sommer bevor du zur Army gingst?
Askere gitmeden önce tanıştığın sevimli kızı hatırlıyor musun,?

Nachdem du gingst, fand ich dieses alte Jagdversteck.
Sen gittikten sonra şu avcı çukurunu buldum.

Aber als sie entführt wurde, gingst du zu Merry?
Onu kaçırdıklarında neden Merryye mi gittin?

Stimmt, das hast du Jeong-gyeong zurückgegeben, als du nach Berlin gingst.
Doğru, Berline gittiğinde Jeong-gyeonga geri vermiştin.

Ich hätte dir erzählen sollen, dass ich hier anfange, bevor du zu weit gingst.
Sen ileri gitmeden önce burada çalışacağımı sana söylemeliydim.