HULD - Turkce'ya çeviri

lütuf
gnade
huld
segen
gunst
anmut
geschenk
bol nimet
huld
nimetini
segen
gnade
wonne
huld
wohltat
und
gunst
segnung
gaben
ihsan
gebens
huld
schenke
gewährt
lutfu
huld
fazl
huld
fazlıdır
lutuf
huld
lütfü
huld
gunst
gnade
seine
ist
lütfu
gnade
huld
segen
gunst
anmut
geschenk
lütfudur
gnade
huld
segen
gunst
anmut
geschenk
nimet
segen
gnade
wonne
huld
wohltat
und
gunst
segnung
gaben
bol nimeti
huld
nimetine
segen
gnade
wonne
huld
wohltat
und
gunst
segnung
gaben
lütfun
gnade
huld
segen
gunst
anmut
geschenk
nimeti
segen
gnade
wonne
huld
wohltat
und
gunst
segnung
gaben
ihsanı
gebens
huld
schenke
gewährt

Huld Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Ecclesiastic category close
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Und Gott besitzt große Huld.
Çünkü Allah büyük lütuf sahibidir.
Wollen sie da an Nichtiges glauben und Allahs Huld verleugnen?
Şimdi onlar, batıla mı inanıyorlar ve Allahın nimetini inkar mı ediyorlar?
Und Allah besitzt große Huld.
Allah, büyük ihsan sahibidir.
Und Allahs Huld gegen dich ist groß.”.
Allahın sana olan lütfü büyüktür.''.
Gott verheißt euch Vergebung von seiner Seite und Huld.
Allah ise kendi katından bir af ve lütuf vaad buyurur.
Allah besitzt große Huld.
Allah, büyük lutuf sahibidir.
Allah besitzt große Huld.
Allah büyük fazl sahibidir.
Wollen sie da an Nichtiges glauben und Allahs Huld verleugnen?
Size temiz şeylerden rızık verir. Öyleyken batıla inanıyorlar ve Allahın nimetini inkar mı ediyorlar?
Das ist die Huld Allahs.
İşte bu, Allahın fazlıdır.
Und Gott besitzt große Huld.
ALLAH büyük lütuf sahibi.
Allah aber verspricht euch Vergebung von Sich aus und Huld.
Allah ise size kendi tarafından bağışlama ve lutuf vaadediyor.
Und Allah besitzt große Huld.
Allah büyük fazl sahibidir.
Wollen sie da an Nichtiges glauben und Allahs Huld verleugnen?[16:72]?
Artık bâtıla inanıb da Allahın nimetini inkâr mı edecekler?
Gottes Huld war auf ihm.
Tanrının lütfu Onun üzerindeydi.
Gott verheißt euch Vergebung von seiner Seite und Huld.
ALLAH ise kendi tarafından sizin için bağışlama ve lütuf söz verir.
Allah besitzt große Huld.
Allah, büyük lutuf ve ikram sahibidir.
Und Gott besitzt große Huld.
Allah büyük fazl sahibidir.
Wollen sie da an Nichtiges glauben und Allahs Huld verleugnen?
Onlar, hâlâ batıla mı inanıyorlar? ve Allahın nimetini inkâr mı ediyorlar?
Das ist Allahs Huld; Er gewährt sie, wem Er will; und Allah ist der Herr der großen Huld.
Bu, ALLAHın lütfudur; dileyene ve/veya dilediğine verir. ALLAH büyük lütuf sahibidir.
Und ohne die Huld Gottes gegen euch und.
Allahın size lütfu ve merhameti olmasaydı ve.
Sonuçlar: 242, Zaman: 0.1004

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce