KLAMOTTEN - Turkce'ya çeviri

• kıyafet
• elbise
• giysi
• kıyafetler
• giysiler
• elbiseler
• kıyafetleri
• kıyafetlerini
• giysileri
• elbiseleri
• elbiselerini
• giysilerim

Klamotten Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Vielen Dank für die Klamotten.
Kıyafetler için çok teşekkürler.

Die Klamotten habe ich von deiner Mama!
Bu giysileri annenden aldım!

Keine sauberen Klamotten.
Temiz elbise yok.

Ich bringe nur Patricks Klamotten aus der Reinigung vorbei.
Patrickin kıyafetlerini kuru temizlemeden getirdim.

Sie hatten eigene Klamotten.
Kendi kıyafetleri.

Klamotten, eine Zahnbürste?
Kıyafet, diş fırçası?

Klamotten sind für Feiglinge!
Elbiseler korkaklar içindir,!

Ich will jeden Abend duschen… und richtige Klamotten.
Ve gerçek giysiler istiyorum. Her akşam duş almak istiyorum.

Wir haben Klamotten hier.
Burada kıyafetler var.

Das sind nicht meine Klamotten.
Bu giysi benim değil.

Warum trägst du die Klamotten von Emile?
Neden Emilenin kıyafetlerini giyiyorsun?

Du liebst Klamotten.
Giysileri seversin.

Hat er diese Klamotten gekauft?
Bu kıyafetleri sana o mu aldı?

Das sind keine Klamotten, das sind interstellare Overalls.
Bunlar elbise değil. Bunlar yıldızlararası sıçrama-giyisisi.

Ich brauch die Klamotten und diese Uhr.
Bu kıyafet ve saate ihtiyacım var.

Dumme alte Klamotten, und er interessiert.
Eski aptal giysiler, hiçbir bebekle ilgisi yok.

Stil und Klamotten bestimmen die Hackordnung.
Stil ve kıyafetler, bir hiyerarşi belirler.

Alte Klamotten sind wie Ex-Freunde.
Eski elbiseler eski dostlar gibidir.

Die Klamotten gegen einen Stein schlagen?
Elbiseleri taşın üzerinde tokatlıyor musun?

Sie kann die Klamotten deiner Schwester nicht haben. Mom?
Ablanın kıyafetlerini alamaz, Luke. Anne?