MITGIFT - Turkce'ya çeviri

çeyiz
mitgift
aussteuer
başlık parası
çeyizi
mitgift
aussteuer
çeyizini
mitgift
aussteuer
çeyizim
mitgift
aussteuer

Mitgift Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
ohne Land und ohne Mitgift?
ne de çeyizim yok?
Wenn sie die Ehe nicht einhält, kann die Mitgift wieder eingesetzt werden.
Eğer evliliğinde hataya düşerse, çeyiz tekrar yerine konulur.
Mein Verlobter Es ist auch die Mitgift Ihrer Tochter-.
Aynı zamanda kızınızın çeyizi- nişanlım.
Das ist meine Mitgift.
Bu benim çeyizim.
Humphrey ist nicht der Grund, warum wir nicht zusammen sind und auch nicht die Mitgift.
Beraber olmamamızın nedeni Humphrey değil.- Ve çeyiz de.
Das ist ihre einzige Mitgift.
Bu onun ek mirası, çeyizi.
Nonnen, die die Bräute Gottes zu werden wäre, würde ihre Mitgift in das Kloster zu geben.
Tanrının gelinler olmak vardı rahibeler manastıra kendi çeyiz vermek zorunda kalacak.
Chuck hatte einen Engpass, weil er Blairs Mitgift bezahlt hat.
Chuckın parası yoktu çünkü Blairin çeyiz parasını ödedi.
Glücklicher Mann"edlen Frau wartet auf Sie und auch Mitgift.
Mutlu adam Noble karısı sizi bekliyor ve aynı zamanda çeyiz edilir.
Sie brauchen eine Mitgift für lhre Tochter.
Siz bir babasınız ve sizden çeyiz bekleyen bir kızınız var.
Ich dachte, meine ganze Mitgift… geht für Fusel und Pillen drauf.
Yalnızlığımı gidermek için çeyizimi içki ve haplara harcayacağımı sanmıştım.
Ich brauche eine Mitgift.
Çeyize ihtiyacım var.
Es wäre die perfekte Gelegenheit, Ihnen Marianas Mitgift zu überreichen.
Mariananın başlık parasını vermek için mükemmel bir fırsat olur.
Ich dachte, meine ganze Mitgift… geht für Fusel und Pillen drauf.
Ben de yalnızlığımı gidermek için çeyizimi içkiye ve haplara… harcamam gerekeceğini sanıyordum.
Dieses Land wurde mir versprochen, als Teil der Mitgift.
Bu toprak bana eşimin çeyizinin bir parçası olarak vadedilmişti.
Oh Gott, was ist meine Mitgift,?
Tanrım, başlık param ne benim?
Und was die Mitgift angeht, die haben wir gestrichen,
Ve çeyize gelince, dağıttınız
Wenn mein Vater die Mitgift nicht zahlt, muss meine Schwester es tun.
Eğer babam çeyizimi ödemiyorsa, o zaman kız kardeşim ödemek zorunda.
Du bist beschmutzt, hast keine Mitgift und keinen Rang.
Bakire değilsin, çeyizin yok, unvanın yok.
Die Lehranstalt ist Teil der Mitgift.
Okul, çeyizimin bir parçasıydı.
Sonuçlar: 103, Zaman: 0.1921

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce