PICKNICKS - Turkce'ya çeviri

piknik
picknick
picnic
grillparty
wir picknicken
piknikler
picknick
picnic
grillparty
wir picknicken
pikniğe
picknick
picnic
grillparty
wir picknicken
piknikleri
picknick
picnic
grillparty
wir picknicken

Picknicks Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Blumen, Picknicks am Flussufer, Mädchen mit Sonnenschirmen.
Çiçekler… Nehir kenarında piknikler, şemsiyeli hanımlar.
Viele Gruppenveranstaltungen und Picknicks.
Bol bol grup aktivitesi ve piknik.
Dankesbriefe, Zertifikate, T-Shirts und freiwillige Picknicks sind preiswert, aber wichtige Gesten.
Teşekkürler mektuplar, sertifikalar, tişörtler ve gönüllü piknikler ucuzdur ancak önemli hareketlerdir.
Wir mögen weder Picknicks, Vorspiel, Kerzen, Baden, Fotoalben noch, dass ihr fahrt, um uns zu entspannen.
Banyo, fotoğraf albümü ve biz rahatlayalım diye arabayı kullanmanızı da sevmeyiz. Piknik, önsevişme, mum.
Das Kleid wird auch für Partys und Picknicks durchgeführt.
Kadın kıyafeti de partiler ve piknikler için gerçekleştirildi.
Stadtgrenze Picknicks mit meiner Mutter zu haben? Was denn?
Ne mesela? Okulu bırakıp kasabanın sınırında annemle piknik yapmak gibi mi?
im Garten zu sitzen, Picknicks, usw.
oturan için bahçe, piknikler, ets.
Unternehmerinnen treffen sich am internationalen Tag des Picknicks.
İş kadınları uluslararası piknik gününde buluşuyor.
Vereinbaren Sie andere gesellschaftliche Veranstaltungen wie Bootsfahrten, Angelausflüge und Picknicks.
Tekne gezintileri, balıkçılık gezileri ve piknikler gibi diğer sosyal etkinlikleri düzenleyin.
Dazu gehören Spendenaktionen und Picknicks am Tag.
Bu yardım toplama partiler ve gündüz piknik içerir.
Möglichkeiten für Ausflüge und Picknicks in der Umgebung von Belgrad sind groß.
Belgrad ortamda geziler ve piknikler için olanaklar büyüktür.
Wir veranstalteten jeden Sonntag Picknicks am Ufer.
Pazarları deniz kıyısında piknik yapardık.
Wir hatten früher viele solcher Picknicks.
Eskiden ne güzel piknikler yapardık.
Leichtathletik, Picknicks und Asthenie.
atletizm, piknik ve asthenics.
Sportveranstaltungen, und Picknicks.
spor etkinlikleri ve piknik.
Nach all den Picknicks am Seeufer?
Sahildeki onca piknikten sonra mı?
Er liebt Rotwein, Picknicks, klassische Musik.
Kırmızı şaraptan, pikniklerden, klasik müzikten hoşlanıyor.
Safari? Ich mag nicht mal Picknicks.
Piknikten bile hoşlanmam. Safari mi?
Unsere Leute lieben Picknicks.
İnsanlarımız pikniklere bayılır.
Ich komme nicht auf dein Gebiet und veranstalte Picknicks.
Kasaba pikniği düzenlemek için icazetini almaya gelmem.
Sonuçlar: 85, Zaman: 0.0225

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce