PUTZEN - Turkce'ya çeviri

• fırçalamak
• temizlemek
• temizleyin
• temizlik
• temizliği
• fırçala
• temizle
• temizlemem
• fırçalayın
• fırçalama
• temizleme
• temizliğe
• temizlenmesi

Putzen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Nach dem Essen Zähne putzen oder Kaugummi kauen.
Yemekten sonra diş fırçalamak veya naneli sakız çiğnemek.

Des Bootshaus putzen, des war a taktische Maßnahme.
Kayıkhaneyi temizlemek, bu taktiksel bir mesele.

Hier muss ich auch nicht die Küche putzen.
Mutfağı temizlemem gerekmeyen bir ev.

Und ja nicht zerkratzen. Putzen.
Temizle, sakın çizme.

Putzen macht krank.
Temizliği beni hasta ediyor.

Geh dir schon mal die Zähne putzen und zieh dich an.“.
Git dişlerini fırçala ve kıyafetlerini giy.”.

Putzen, kochen, arbeiten.
Temizlik, yemek, çalışma.

Herausforderung 15 Minuten Putzen am Tag: Ich sortiere die Spielsachen im Kinderzimmer.
Günde 15 dakika temizleyin: Çocuk odasındaki oyuncakları sıralarım.

Zum Beispiel Zähne putzen.
Mesela dişlerinizi fırçalamak.

Musste arbeiten, Toiletten von Fremden putzen.
Sonra da yabancıların tuvaletlerini temizlemek zorunda kaldım.

Und jetzt… Zähne putzen. Bis sie blitzen und blinken.
Şimdi, dişlerini fırçalayın, parlamalarını istiyorum.

Jetzt muss ich die Wanne putzen… dank Sweets.
Şimdi küveti temizlemem gerek, Sweets sağolsun.

Nein.- Nein!- Putzen?- Essen?
Temizle.- Ye.- Hayır.- Hayır!

Möbel putzen- praktische ratschläge für sie.
Mobilya temizliği- sizin için pratik tavsiyeler.

Ab ins Bad: Zähne putzen und Gesicht waschen!
Banyoya gidip dişlerini fırçala ve yüzünü yıka!

Kochen, putzen, alles.
Yemek, temizlik, hepsi.

Brillen putzen- aber richtig.
Gözlükleri temizleyin- ama hassas.

Ich wollte nicht dein Bad putzen.
Ama banyonu temizlemek değildi.

Also, ich muss meine Zähne putzen.
Şimdi yine dişlerimi fırçalamak zorundayım.

Aber ich muss doch dein Zimmer putzen.
Ama odanı temizlemem gerekiyor, bunu biliyorsun.