SEAN - Turkce'ya çeviri

• sean
• seanın
• seanı
• seana
• seanla

Sean Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Ich hab Sean schon oft brüllen gehört.
Seanın sana defalarca bağırdığını duydum.

Sean Alt existiert nicht.
Sean Elt diye biri yok.

Liebend gern, aber ich treffe Sean bei Mom und Dad.
Çok isterdim ama Seanla annemlerde buluşmaya söz verdim.

Die meinen, damit sei Sean ermordet worden.
Bu Seanı öldüren bıçak.

Ich würde nie zulassen, dass Sean etwas passiert.
Seana bir şey olmasına asla izin vermem.

Sean hat Zweifel, aber ich bin mir sicher.
Seanın şüpheleri var ama ben eminim.

Vielleicht ist Sean schon tot.
Biliyormuyum? Belkide Sean çoktan öldü.

Wilfords Leute verheimlichen etwas über Sean.
Wilfordın çalışanları Seanla ilgili her şeyi anlatmıyor.

Sie wollte Sean dazu bringen, zu gehen.
Seanı buradan götürmeye çalıştı.

Und Sean soll zu Ida laufen.
Seana söyle, Idanın yanına gitsin.

Ich schicke dir, was Sean gerne isst.
Seanın ne yemekten hoşlandığını öğren ve ben de oraya göndereyim.

Er sagt, sein Name sei Sean.
Adının Sean olduğunu söylüyor.

Du triffst besser Sean in seinem Wohnwagen.
Seanla karavanında buluşsan iyi olur.

Wir zeigen Sean und seinen Mini-Mes, was die Jedi können.
Sonunda Seana ve Mini Melerine Jedilerin gücünü göstereceğiz.

Er liebte Sean so sehr.
Seanı çok severdi.

Mrs. Keenan, hat Sean Geschwister?
Bay Keenan, Seanın kardeşi var mı acaba?

Kennt man hier etwa Sean Connery nicht?
Sean Conneryi getiremediniz mi?

Warum hast du mich Sean nicht vorgestellt?
Neden beni Seanla tanıştırmadın?

Ich könnte Sean fragen, ob im Diner was ist.
Seana restorana lazım mı diye sorarım.

Habt ihr Sean gesehen?
Seanı gördünüz mü? Doksandokuz yüz?