VERIRRT - Turkce'ya çeviri

• kayboldu
• kaybetmiştir
• kayboldum
• kaybolduk
• kaybolmuştum
• kayıp mı oldunuz

Verirrt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Mit sechsjährigem Sohn verirrt.
Yaşındaki oğlunu kaybetti.

In der Zeit verirrt?
Zamanda kayboldun mu?

Das heißt verirrt, nicht?
Bu kayıp demek değil mi?

Was'? Zwei Kinder, im Wald verirrt, lassen eine Spur von Brotkrümeln hinter sich.
Ne? İki çocuk ormanda kaybolur, yere iz bırakırlar.

Neu in der Stadt und verirrt?
Şehre yeni geldi ve kayboldu mu?

Was'? Zwei Kinder, im Wald verirrt, lassen eine Spur von Brotkrümeln hinter sich.
Arkalarında ekmek kırıntıları bırakırlar… Ne? İki çocuk, ormanda kaybolurlar.

Das Ende der Eiszeit. Den Fluss gefunden, aber verirrt.
Buz Çağının sonunda ırmak bulundu ama kaybedildi.

In der Adresse verirrt?
Adresin Mi Kayıp?

Jonathan- Jugend verirrt aus der Gruppe von Bergsteigern und wanderte in das Hotel.
Jonathan- gençlik dağcı grubundan sapmış ve otele gezindi.

gesunden Ernährung unserer Vorfahren verirrt.
sağlıklı beslenmelerinden büyük ölçüde uzaklaşmıştır.

Oder dich verirrt?
Yoksa seni kaybetmektenmi?

sind vom rechten Weg noch mehr verirrt.
işte onlardır.” 2,65; 85,8; 9,74.

In einer meiner dunkelsten Stunden, frierend und verirrt in den Wudang-Bergen, rettete mir ein gelbes Vögelchen das Leben.
Wudang Dağlarında kaybolduğum, soğuk ve karanlık bir zamanda hayatım sarı, küçük bir kuş tarafından kurtarıldı.

Verirren ist eine reale Möglichkeit.
Kayıp Gerçek imkanı var mı alınıyor.

Es wurden 19 Ergebnisse für den Suchbegriff„ Verirren“ gefunden.
Kayıp'' kelimesi için 19 sonuç bulundu.

Und verirre ich mich Wirst du mich leiten.
Ve kaybolduğumda Benim rehberim oldun.

Weißt du, was du tun musst, wenn du dich an so einem Ort verirrst?
Böyle bir yerde kaybolursan ne yapacağını biliyor musun?

("Wenn Du Dich in Islands Wald verirrst, dann steh auf!").
İzlandada bir ormanda kaybolursanız, yapmanız gereken tek şey ayağa kalkmaktır.

Was tu ich, wenn ich mich im Wald verirre?“ fragte Ronja.
Ormanda yolumu kaybedersem ne yapacağım?” diye sordu Ronja.

Sie sagte, wenn ich mich verirre, solle ich am gleichen Ort bleiben, damit sie mich finde.
Eğer kaybolursam beni bulabilmesi için, tek bir yerde kalmam gerektiğini söylemişti.