Ward Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Die gute Neuigkeit ist, dass Ward uns lebend braucht.
İyi haber, Wardun bize canlı olarak ihtiyacı var.Die Yankees geben Gary Ward frei, einen Doppel-All-Star.
Yankees Gary Wardı serbest bırakmış.Ich dachte eher, dass Ward und Doyle einander aus der nicht verrückten Welt kennen.
Ben de Doyle ve Wardın birbirlerini… daha az çılgın bir dünyada tanıdıklarını düşünüyordum.Ich habe es Ward versprochen.
Warda söz verdim.Ward, tu, was ich verlange.
Aber Ward hat für Sie gebürgt.
Wardun size kefil olduğunu söylediler.Und Rose hat ihm den Brief praktisch gegeben! Wir haben Sampson Mrs. Dudley Ward vorgestellt.
Öyle olsa bile Dudley Wardı Sampsona biz tanıştırdık, Rose da mektubu neredeyse eline vermiş.Das wollte Ward von Shauna?
Wardın Shaunadan istediği bu muydu?Fragtest du Ward nach dem Dessert?
Warda tatlı getirmesini söyledin mi?Ward, du weißt nicht alles.
Ward, her şeyi bilmiyorsun.Natürlich war es Ward.
Elbette Wardun fikriydi.Bei der Tagung explodieren lassen wollte. Ja. Jetzt wissen wir, warum Ward die Bombe.
Artık Wardın konferansa Deschileı öldürmek için… bombalamak istediğini biliyoruz. Evet.Grant Ward finden.
Grant Wardı bulacağım.Ich schulde Decourcy Ward was.
Decourcy Warda borçluyum.Ward, mit Ihnen will keiner fahren.
Ward, kimse seni ortak olarak istemiyor.Das heißt nicht, dass Ward befangen ist.
Wardun çıkar çatışması var demek değil bu.Ich bin Decourcy Ward Ehrlichkeit und Gerechtigkeit schuldig.
Decourcy Warda dürüstlük ve adalet borçluyum.Ich will nicht mal Ward sehen.
Wardı görmek bile istemiyorum.Die wahre Natur der kaltblütigen Richterin Catherine Ward.
Yargıç Catherine Wardın gerçek tabiatı.Ward, wo sind alle hin?
Ward, herkes nerede?
