Zwei tage lang Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Zwei Tage lang wird kein PowerPoint verwendet.
İki gün boyunca hiç Powerpoint kullanılmıyor.Zwei Tage lang diskutierten die Wissenschaftler.
Uzmanlar, iki gün boyunca konuyu tartıştılar.Sie können zwei Tage lang Erkältungen auf den Lippen loswerden.
İki gün boyunca dudaklardaki soğuk algınlığından kurtulabilirsiniz.Cindy und Doug hatten zwei Tage lang Crack geraucht.
Sürekli crack içmiş. Cindy ve Doug iki gün boyunca.Ich habe zwei Tage lang zu Hause geweint.
İki gün boyunca ben de evde ağladım.Danach sprach ich zwei Tage lang kein Wort.
Bu yüzden tek kelime konuşmadı iki gün boyunca.Entdecken Sie zwei Tage lang die Schönheiten von Siena!
İki gün boyunca Ilıcanın güzelliklerini yaşadılar!Liam hatte zwei Tage lang krank im Bett gelegen.
Doktor Allerdyce kabakulak tanısı koydu ve Liam iki gün boyunca yatakta hasta yattı.Wir haben zwei Tage lang diskutiert.
İki gün boyunca tartıştık.Zwei Tage lang lagen wir auf der UV-Lampe, tranken Glukose.
İki gün boyunca UV lambasına uzanıp glikoz içtik.Bienen jagten ihrem Auto zwei Tage lang nach.
Kraliçelerini arayan binlerce arı, İKİ GÜN boyunca bu arabanın peşine düştü.Zwei Tage lang halten beide Seiten ihre Schlussplädoyers.
İki gün süresince taraflar kapanış konuşmalarını yaptılar.Monaco. Zwei Tage lang Meetings.
İki gün sürecek bir toplantı için Monakodalar.Zwei Tage lang ist mir alles gelungen, ich habe keinen Fehler gemacht. Ja, ja.
Evet. Evet. İ ki gün boyunca her şeyi mükemmel yaptım.Zwei Tage lang? Müll rausbringen.
İki gün mü sürdü? Çöpü çıkarmaya gittim.Und etwa zwei Tage lang war ich der einzig wahre Spider-Man.
Kısa bir süreliğine, 2 gündür, biricik örümcek adam bendim.Wir rechneten zwei Tage lang damit, dass Tony Stark uns tötet.
2 gün boyunca Tony Starkın bizi öldürmesini bekledik.Nachdem ich zum zweiten Mal ausgepeitscht worden war. Ich konnte mich ein oder zwei Tage lang kaum bewegen.
Bir iki gün boyunca hareket edemedim. İkinci defa kırbaçlandıktan sonra.Mit acht Jahren hatte ich zwei Tage lang Schluckauf.
Yaşındayken 2 gün boyunca hıçkırık tutmuştu beni.Zwei Tage lang brannte die Stadt.
İki günden fazla süredir şehrimiz yanıyor.
