AS A VAMPIRE - Turkce'ya çeviri

[æz ə 'væmpaiər]
[æz ə 'væmpaiər]
vampir
vampire
vamp
vampiric
vampirken
vampire
vamp
vampiric

As a vampire Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
As a vampire, it was believed the ghost of a suicide… could take a corporeal form.
Vampirler gibi intihar sonucu oluşan hayaletlerde farklı bi form oluşturdular.
That DMV clerk is dressed up as a vampire for Halloween.
Şuradaki adam, Cadılar Bayramı için vampir gibi giyinmiş.
It's 2012. I'm dressed as a vampire.
Yıl 2012, vampir gibi giyinmiştim.
I can't save Beth as a human… But I can save her as a vampire.
İnsanken Bethi kurtaramam ama bir vampir olarak yapabilirim.
He's room temperature. You can feel the heat between them, although, technically, as a vampire.
Spike teknik olarak vampir de olsa, vücudu oda sıcaklığında.
As a vampire, Riley Biers is tall
Vampir Riley Biers, romanda uzun boylu,
But children won't be possible as a vampire. Right or wrong, it's who I am.
Doğru ya da değil, ben buyum… ama vampirken çocuklarım olmayacak.
The year 537. and then I was reborn as a vampire in… But I would estimate it was in 500.
Ama tahmini olarak 500 yıllarındaydı… sonra 537 yılında… vampir olarak tekrar doğdum.
children won't be possible as a vampire.
ben buyum… ama vampirken çocuklarım olmayacak.
There are initial hints of a romance between the two, but those disappear when Kate learns of Angel's status as a vampire.
Başlarda ikili arasında romantizm geçer, ama Kate, Angelın vampir olduğunu öğrenince sona erir.
You can feel the heat between them, although technically, as a vampire, he's room temperature.
Aralarındaki ateşi hissedebiliyoruz. Spike teknik olarak vampir de olsa, vücudu oda sıcaklığında.
I'm a gay club kid who died and came back as a vampire.
Ben de gece kulüplerinden çıkmayan, ölüp de tekrar vampir olarak hayata dönen eşcinsel bir adamım.
Eventually, Caroline reveals herself as a vampire and she tells him that he must not tell anyone.
Tepeş araştırmasında bu vampiri bulur ve onunla konuşur, ama kimseye bundan bahsetmez.
Nothing I could do as a vampire would be better than being with you as a human.
Vampire olarak yapabileceğim hiçbir şey seninle birlikte olmaktan daha iyi değil. insan olarak.
So he shuts his feelings out. The problem is, As a vampire, your instinct is not to feel.
Bu yüzden duygularına engel olmuyor ama sorun şu ki, vampirlerin bir şey hissetmemesi gerekir.
As a vampire she is proud of her choice
Artık bir vampir olduğu için seçimiyle gurur duymakta
As a vampire, I killed without mercy
Bir vampir olarak acımadan
And told me that you would work with me, not as a Vampire, but as me, Bishop, I was so happy. But when you decided to trust me.
Ama bana güvenmeye karar verdiğinde ve beni vampir gibi değil, Bishop olarak görüp benimle çalışacağını söylediğinde çok mutlu oldum.
I have spent my entire life as a vampire apologizing believing I was inherently wrong somehow.
Bir vampir olarak, tüm hayatımı özür dileyerek geçirdim. Tabiatım gereği hatalı olduğuma inandım korku içinde yaşadım.
Unless destroyed first. All those who die from the bite of the vampire will return as a vampire.
Bir vampirin ısırmasıyla ölen kişiler… yok etmediğiniz takdirde vampir olarak yeniden ayaklanacaklardır.
Sonuçlar: 56, Zaman: 0.0428

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce