SHOT IN THE HEAD - Turkce'ya çeviri

[ʃɒt in ðə hed]
[ʃɒt in ðə hed]
kafadan vurulmuş
kafasından vurduklarını
kafaya bir kurşun
kafasından vuruldu
kafamdan vuruldum
kafasından vurulmadı
başlarından vurulmuşlar
başlarından vurulmuş
başından vurulmuştu
kafadan vuruldum

Shot in the head Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Shot in the head.
Kafamdan vuruldum.
The truck driver, Raymond Sites, shot in the head.
Kamyon şoförü, Raymond Sites, kafasından vuruldu.
It was an adult male shot in the head.
Yetişkin erkek, başından vurulmuş.
She was found last night shot in the head.
Olarak bulundu.- Dün gece kafasından vurulmuş.
Shot in the head. Both murdered.
Başlarından vurulmuşlar. İkiside öldürüldü.
I'm dead. Shot in the head.
Ben öldüm. Kafamdan vuruldum.
All three victims shot in the head. Previously on iZombie.
Üç kurban da başlarından vurulmuş. iZombiede daha önce.
Till was beaten, dragged to the bank of the nearby river, shot in the head.
Till dövüldü, yakındaki nehrin kıyısına sürüklendi ve kafasından vuruldu.
Shot in the head at 32, at the Battle of Wagram.
Yaşında Wagram Muharebesinde başından vurulmuş.
Shot in the head. That car wasn't just ditched there.
Sadece arabayı bırakmamışlar. Kafasından vurulmuş.
Shot in the head. Both murdered.
İkiside öldürüldü. Başlarından vurulmuşlar.
Shot in the head. I'm dead.
Ben öldüm. Kafamdan vuruldum.
And where was Avril? Shot in the head.
Avril neredeydi? Başından vurulmuştu.
All three victims shot in the head.
Üç kurbanda başlarından vurulmuş.
Both shot in the head.
İkisi de başından vurulmuş.
That car wasn't just ditched there. Shot in the head.
Sadece arabayı bırakmamışlar. Kafasından vurulmuş.
I'm dead. Shot in the head.
Öldüm. Kafadan vuruldum.
Shot in the head. And where was Avril?
Avril neredeydi? Başından vurulmuştu.
Raped. Shot in the head.
Tecavüz edilmiş, başından vurulmuş.
Shot in the head. Was it a small caliber bullet?
Küçük kalibreli mermi miydi? Kafasından vurulmuş.
Sonuçlar: 121, Zaman: 0.0565

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce