THERE'S A MISUNDERSTANDING - Turkce'ya çeviri

[ðeəz ə ˌmisˌʌndə'stændiŋ]
[ðeəz ə ˌmisˌʌndə'stændiŋ]
bir yanlış anlaşılma var

There's a misunderstanding Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
I think there's a misunderstanding, Kim Sae Hyun sshi.
Sanırım burada bir yanlış anlaşılma var, Kim Sae Hyun.
There's a misunderstanding. I will find out and call back.
Yanlış anlaşılma var. Öğrenip seni ararım.
I will find out and call back There's a misunderstanding.
Yanlış anlaşılma var. Öğrenip seni ararım.
Pumpkin. Actually… There's a misunderstanding.
Aslında bir yanlış anlaşılma var. -Balkabağı.
I think there's a misunderstanding.
Yanlış bir anlaşılma oldu sanırım.
There's a misunderstanding.
Yanlış anlaşılma var.
Miss Imbrie, there's a misunderstanding which I would like to clear up.
Bayan Imbrie, düzeltmek istediğim bir yanlış anlaşma var.
I, I think there's a misunderstanding, but I'm not a gangster, you hear?
Sanırım bir yanlış anlaşılma var. Ben gangster falan değilim, duydunuz mu?
I think there's a misunderstanding. If I were you, I would steal his wallet.
Senin yerinde ben olsam cüzdanını bile alıp… Sanırım bir yanlış anlaşılma var.
I don't know him. There's a misunderstanding.
bu vatandaşı tanımıyorum. Bir yanlış anlaşılma var galiba.
There's a misunderstanding. I'm here because he called me, but I don't know him.
Telefon açıldığı için gelmiş olsam da bu vatandaşı tanımıyorum. Bir yanlış anlaşılma var galiba.
Um, sir, I-I think there's been a misunderstanding It's important.
Önemli. Um, efendim, sanırım bir yanlış anlaşılma var.
There has been misunderstanding.
Bunda bir yanlış anlama var.
You bet your life there's a misunderstanding.
Emin ol ki bir yanlış anlaşılma var.
I think there's a misunderstanding.
Okay, I think there's a misunderstanding.
Pekala, Sanırım bir yanlış anlaşılma var.
There's a misunderstanding, it's my own money.
Bir yanlış anlama var, kendi param.
I think there's a misunderstanding.
Bir yanlış anlaşılma var sanırım.
I think there's a misunderstanding.
Bence bir yanlış anlama var.
Listen, there's a misunderstanding between us.
Dinle, aramızda bir yanlış anlaşılma var.
Sonuçlar: 116, Zaman: 0.0449

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Ingilizce - Turkce