Abartmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Yani, durumu abartmak ve bilinçli olarak onu saçma noktasına getirmek.
Yüksek verime rağmen ilacın maliyetini abartmak;
Ama böyle bir kombinasyonu ile bunu abartmak değil önemlidir.
Benim için zor iş olmuştur ne kadar yararlı abartmak zor olacaktır.
Değişim Körlüğü: Görme Yeteneklerinizi Abartmak.
Ayrıca farkındalık vardır araçları hızlandırmak ve abartmak bir miktar para arzı.
Yine de, bu eğilimleri abartmak ciddi bir hata olur.
Çünkü Belçikalılara her şeyi böyle abartmak çok tuhaf geliyor.
metabolik sendromların tedavisinde etkinliğini abartmak çok zordur.
Olayı abartmak ya da böbürlenmek falan istemiyorum ama… bu paket, bu tesiste ağırlayacağımız… en hassas şey olabilir.
metabolik sendromun tedavisinde etkinliğini abartmak zordur.
Muhtemelen geri brülör de olacak belki bana belki olur yardımcı olabilir hayvan var sonra gönderiler abartmak ve tornado bir çift muhasebeleştirilmiştir chip Ben banka george nokta Kasiyer değilim iyi belki bana yardımcı olabilirler.
metabolik sendromun tedavisinde etkinliğini abartmak zordur.
Abartıyorsun. Bugün bir şeyler bizi bir araya getirip duruyor, değil mi?
Abartıyorsun. Hayır Mimi!
Psikologlar aşırı güvenin yatırımcıların bilgilerini abartmalarına, riskleri de küçümsemelerine sebep olabildiğini belirtmektedir.
Abartmayı sever misiniz?
Psikologlar aşırı güvenin insanların bilgilerini abartmalarına, riskleri de küçümsemelerine sebep olduğunu belirlemiştir.
Türkler abartmayı seviyor.
Narsistler yeteneklerini abartma ve eleştiriye karşı öfke ile tepki verme eğilimindedirler.