ACELEYLE - Almanca'ya çeviri

eilig
acele
biraz acelesi var
aceleci olmamalısınız
in Eile
acele
schnell
hızlı
çabuk
hızla
çabucak
hemen
acele et
kısa sürede
hastig
acele
hızlıca
alelacele
hızla
çabuk
eilten
acele
koşar
übereilt
aceleye getirmek
beeilte sich
auf die Schnelle
hızlı
aceleyle
çabuk
eilte
acele
koşar

Aceleyle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Çünkü aceleyle ayrıldım.
Weil ich schnell raus musste.
Ve aceleyle çıktığını biliyor musun?
Wie er dich besuchte und überstürzt wegging? Erinnerst du dich daran,
Toyota aceleyle bütün bu araçları tekrar ele geçirdi.
Toyota beeilte sich, all diese Fahrzeuge unverzüglich zurückzuholen, um sie zu.
Eterianın dövmesi aceleyle mühürlendi ve meraklı gözlerden gizlendi.
Eterias Schmiede wurde hastig versiegelt und vor neugierigen Blicken verborgen.
Bunu aceleyle üç hafta önce hazırlamıştım.
Ich verfasste das vor drei Wochen auf die Schnelle.
Aceleyle ayrıldılar.
Eilig abgereist.
Aceleyle şehri terk ediyormuşsunuz, Bay Muller.
Sie haben die Stadt in Eile verlassen, Mr. Muller.
Kolchakın adamları aceleyle Belaya Nehrine, Ufaya çekildi.
Koltschaks Männer zogen sich hastig in die Belaya zurück, nach Ufa.
Evden aceleyle çıkmak zorundasınız.
Heimat überstürzt verlassen müssen.
Mebruk aceleyle banyoya giriyor.
Mabrouk lief schnell ins Bad.
Sonra ne oldu? Xuan Ta aceleyle onu korumaya gitti sonra.
Dann was? Xuan Ta beeilte sich, um sie zu schützen, und dann.
Biri aceleyle bırakmış gibi. Şuna bakın.
Schau mal. Jemand hatte es eilig.
Aceleyle maç öncesi yapmalı mıyız, onu bilemiyorum.
Weiß nur nicht, ob's richtig ist, auf die Schnelle, vor einem Spiel.
Herkes zaman zaman aceleyle paraya ihtiyaç duyar.
Jeder braucht von Zeit zu Zeit Geld in Eile.
Aceleyle açtı ve okudu.
Hastig öffnete er und las.
Evlenmeye çok aceleyle ve baskı altında karar verdik.
Wir entschieden so schnell zu heiraten und unter Zwang.
Adam, aceleyle çıkmış.
Der Kerl ist überstürzt abgehauen.
Bana soru sormanı emrediyorum,'' dedi kral, aceleyle.
Ich befehle dir, mich zu fragen", beeilte sich der König zu sagen.
Bu yüzden Michael aceleyle Four Seas Hotele… Tobiasın Lindsaynin randevusunu öğrenmemesini sağlamaya gitti.
Damit Tobias nichts über Lindsays Date herausfand. Michael eilte also zum Four Seas Hotel.
Aceleyle çizilmiş gibi görünüyor, ama bunun bir önemi yok.
Offenbar auf die Schnelle gezeichnet, aber das spielt keine Rolle.
Sonuçlar: 311, Zaman: 0.0628

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca