AFFETTI - Almanca'ya çeviri

vergab
affetmek
verilir
bağışlamak
bağışlar
mağfiret
verzieh
affetmek
bağışlayın
bağışlasın
özür dilerim
üzgünüm
kusura bakmayın
affedebilir misin
af
mağfiret
kusura
begnadigt
affetmen
bağışlamak
affedebiliyor
affedebilirim
vergeben
affetmek
verilir
bağışlamak
bağışlar
mağfiret
vergibt
affetmek
verilir
bağışlamak
bağışlar
mağfiret
begnadigte
affetmen
bağışlamak
affedebiliyor
affedebilirim
verziehen
affetmek
bağışlayın
bağışlasın
özür dilerim
üzgünüm
kusura bakmayın
affedebilir misin
af
mağfiret
kusura
verzeiht
affetmek
bağışlayın
bağışlasın
özür dilerim
üzgünüm
kusura bakmayın
affedebilir misin
af
mağfiret
kusura
verzeihen
affetmek
bağışlayın
bağışlasın
özür dilerim
üzgünüm
kusura bakmayın
affedebilir misin
af
mağfiret
kusura
verziehen hat
gnadenvoll

Affetti Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ama insanlar onu affetti.
Aber die Leute verziehen ihr.
Nasıl oldu da herkes geçmişte yaptıklarını affetti?
Wie konnte ihm jeder seine Vergangenheit vergeben?
İsa çarmıhtayken onları affetti.
Jesus vergab ihnen am Kreuz.
Sanırım bu seni affetti demek oluyor.
Das heißt wohl, dass sie dir verzeiht.
Tanrıya şükürler olsun. Beni affetti.
Sie hat mir verziehen. Gott sei Dank.
Mesela Walkerı ve diğer adamı affetti, şu zengin olanı?
Wie damals, als er Walker begnadigte und den anderen, den Reichen?
Allah, and olsun ki, onları affetti.
Und gewiß, bereits hat ALLAH ihnen vergeben.
Kız kardeşim beni affetti.
Meine Schwester vergibt mir.
ALLÂH yine de onları affetti.
Er vergab ihnen bereitwillig.
Hatayı affetti!
Fehler verzeihen!
Nasıl oldu da herkes geçmişini affetti?
Wie konnte ihm jeder seine Vergangenheit vergeben?
Trump, hüküm giymiş ve yozlaşmış tüm Cumhuriyetçi yetkilileri affetti.
Trump begnadigte alle verurteilten und korrupten republikanischen Beamten.
Gül bir hükümlüyü affetti.
Rose verzeiht Schiedsrichtern.
Dördüncü kez affetti.
Zum vierten Mal vergibt.
Zrlerini kabul edip, onlar affetti.
Sie nahmen die Entschuldigung an und verziehen ihm.
İç çeker Bassam, kızını öldüren askeri bile affetti.
Seufzen Bassam vergab sogar dem Soldaten, der seine Tochter tötete.
Sonra da herkes onu affetti. Ama insanlar böyle değildir.
Und alle verzeihen ihm, aber so sind die Leute nicht.
Çakıl taşları beni affetti, ağaçlar beni affetti.
Die Kiesel vergeben mir Die Bäume vergeben mir.
Abel seni, günahlarını affetti.
Dein Bruder Abel vergibt dir deine Sünde.
İzleyiciler onu affetti.
Der Zuschauer verzeiht ihm.
Sonuçlar: 125, Zaman: 0.0451

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca