Anlattığın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Tıpkı anlattığın gibi. Kestiğin zincir.
Ama Natee anlattığın zaman orada olmak istiyorum çünkü yüzünü görmek istiyorum.
Sadece senin anlattığın hikayeler, yangın kurtarılan birkaç eski resim… ve bu var.
Evet hiç susmuyorsun ama anlattığın bir şey de yok.
Buradan kurtulacaksın. Sürekli anlattığın o kızı bulacaksın, tamam mı?
Sadece Davise anlattığın şeyleri tekrarlamanı istiyorum.
Bu anlattığın'' Flashdance'' mi?
Bunu, burada anlattığın yöntemle mi yapmak zorundasın?
Söz veriyorum, anlattığın her şey aramızda kalacak.” dedim.
Sen kendi senanı anlattığın gibisin.”[ 6].
Anlattığın şeyler sadece gördüklerin öykü.
Anlattığın şeyleri duydum da.
Ama evimiz hakkında anlattığın hikayeler daha çok hoşuma gidiyor.
Anlattığın şu hikaye nasıl bitiyor?
Bana annemi anlattığın için teşekkürler.
Anlattığın şeyin” diyor Brandy,“ sadece bir hikâye olduğunu anlayacaksın.
Tıpkı anlattığın gibi.
Peki, Lucye anlattığın hikâyenin içinde… hiç doğruluk payı var mıydı?
Senin anlattığın şeylerin boşluğunu biz çoktan öğrendik!''.
SOKRATES- Bununla birlikte, senin anlattığın gibi olsa bile, yaşam yine de çok tuhaftır.