Bahsetmeye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Photoshoptan aslında çok da bahsetmeye gerek yok.
ağabeyinden bahsetmeye başladı.
çok hassas yerel raporlar Bahsetmeye 104 ölümler.
Orada yatıp, bu yaşta ölümden bahsetmeye nasıl kalkışırsın?!
Bunun üzerine ona Tanrıdan bahsetmeye başladım.
Ondan bu şekilde bahsetmeye cüret etme.
bu garip şeylerden bahsetmeye başladı.
Devrimci Tiyatrodan bahsetmeye de gerek yok.
Ondan bahsetmeye cüret etme.
Yine sihirli kutudan bahsetmeye başlayacaksın, değil mi?
Devrimci Tiyatrodan bahsetmeye de gerek yok.
Biri çocuklarından bahsetmeye başladığında yaptığım gibi.
Bahsetmeye bile değmez.
Futbol yeteneklerinden bahsetmeye gerek yok.
Avrupadan bahsetmeye hiç gerek yok.
Zaten sevişme sahnelerinden bahsetmeye bile gerek yok.
İşin detaylarından bahsetmeye başlamadan önce özel pilotumla tanışmanı istiyorum.
Simpsons firmasından fazlaca bahsetmeye gerek yok sanırım.
Burada EYLEMden bahsetmeye bile gerek yok.
Daha önce kısaca bahsetmeye çalıştığımız bu yöntemin tüm özünü detaylı olarak açıklıyor.