BILMEZDI - Almanca'ya çeviri

wusste
bilmek
bilir
öğrenmek
bilgi
hakkında
bilen
biliyoruz
farkında
kannte
bilmek
bilir
tanır
tanımak
bilen
biliyoruz
tanıştım
wüsste
bilmek
bilir
öğrenmek
bilgi
hakkında
bilen
biliyoruz
farkında
weiß
bilmek
bilir
öğrenmek
bilgi
hakkında
bilen
biliyoruz
farkında

Bilmezdi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Kızın adını kimse bilmezdi.
Ihren Mädchennamen wußte niemand.
Japonyada kimse punk nedir bilmezdi.
In Japan wußte niemand, was Punk ist.
Cesurdu, korku nedir bilmezdi ve asla beni bırakmadı.
Er war mutig, er kannte keine Furcht, und er hat mich nie verpetzt.
Benim dışımda kimse bilmezdi. Onu sudan çıkarırken kalbim parçalandı.
Es brach mir das Herz, sie aus dem Kanal zu ziehen. Niemand wusste das.
Hiçbir şey bilmezdi, sadece hissederdi.
Er wusste nichts und fühlte nur.
Annem okuma bilmezdi ve ben, İngiltere Kralının yapacağı atama için tercih edildim.
Meine Mutter konnte nicht lesen… und ich wurde erwählt, durch den König von England befördert zu werden.
Saklanma konusunda fazla bir şey bilmezdi ama kalkanlarla ilgili biraz deneyimi vardı.
Er wusste nicht viel über Tarnung, hatte jedoch einige Erfahrung mit Schilden.
Tek bildiği sevgiydi, korku nedir bilmezdi.
Er kannte keine Angst.
Pek iyi yüzme bilmezdi.
Er war kein guter Schwimmer.
Camillea göre ölümsüzler gerçek aşk nedir bilmezdi.
Laut Camille sollten Unsterbliche keine wahre Liebe empfinden.
Lorraine şair olduğunu bilmezdi.
Lorraine wusste nicht, dass sie Dichterin war.
Herkes sonsuza dek öyle olacağını düşünürdü ve nedenini bilmezdi.
Alle dachten, du würdest das für immer machen und die wussten nicht, warum.
Eski erkek arkadaşım, gölgeliğin ne olduğunu bile bilmezdi.
Mein Ex-Freund wusste nicht mal, was Vorhänge sind.
Hayır, kimse bilmezdi.
Nein, die kannte niemand.
Bunu kimse bilmezdi.
Niemand wusste es.
Asla nerede olduğunu bilmezdi. Evet.
Sie wusste nie, wo sie ist. Ja.
Bazen bana öylece bakardı ve kim olduğumu bile bilmezdi.
Manchmal hat er mich angesehen und wusste nicht mal, wer ich bin.
Kimin hatası olduğunu da kimse bilmezdi.
Keiner würde wissen, wer dran schuld war.
Korku nedir bilmezdi.
Er wusste, was Angst ist.
Ne kadar muhteşem biri olduğunu bilmezdi hiç.
Sie wusste nie, wie toll sie war.
Sonuçlar: 79, Zaman: 0.0315

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca