BINDI - Almanca'ya çeviri

stieg
artıyor
binmek
yükselecek
artar
yükselebilir
artış
artacak
bin
çıkmak
yükselmeye
an Bord
gemide
uçakta
teknede
güverteye
var
gemimize
binsin
bordaya
atılgana
fuhr
gitmek
sürüş
sürmek
gidiyoruz
binmek
götürmek
sürücü
araba kullanmak
gideceğiz
arabayla
geritten
binmek
sürme
ata binmek
binicilik
binerler
at
binebilir misin
saß
oturmak
oturuyor
oturup
oturacak
oturan
otururken
oturabilir
koltuk
orada
stiegen
artıyor
binmek
yükselecek
artar
yükselebilir
artış
artacak
bin
çıkmak
yükselmeye
steigt
artıyor
binmek
yükselecek
artar
yükselebilir
artış
artacak
bin
çıkmak
yükselmeye

Bindi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Süvariler tekrar atlarına bindi.
Die Reiter stiegen wieder von ihren Pferden.
Ve etkinliği terk mi etti? Sonra bir arabaya bindi,?
Sie verließe das Event, stieg in ein Auto und verließ das Event?
Kapıyı büyük bir gürültüyle çarptı ve sonra çabucak arabaya bindi.
Er knallte die Tür zu und stieg schnell ins Auto.
Arabaya geri bindi.
Stieg wieder ins Auto.
O gece bir jete bindi ve ABDden ayrıldı.
An dem Abend stieg er in einen Jet und verließ die USA.
Kont yeniden arabaya bindi.
Der Comte stieg wieder in den Wagen.
Hap koşarak dışarı çıktı, gidip ambulansa bindi.
Hap ging nach draußen und stieg in den Krankenwagen.
Dışarı fırladı, arabasına bindi ve öldü.
Sie stürmte hinaus, stieg ins Auto und starb.
İsa ve Petrus tekneye bindi ve bir anda fırtına durdu.
Jesus und Petrus steigen ins Boot, und sofort hört der Sturm auf.
Pekâlâ, millet. Ted limuzine bindi, 5 dakika sonra buradalar!
Okay, allemann, Ted sitzt in der Limo, in 5 Minuten sind sie da!
Sonuncusu bir saat önce Zürih uçağına bindi.
In den Flieger nach Zürich gestiegen. Die letzten sind vor einer Stunde.
Daenerys köleleri kurtarmak için ejderhalara( veya ayrıcalığa) bindi.
Daenerys fuhren die Drachen(oder ihr Privileg), um die Sklaven zu retten.
Çocuk ilk kez bir ata bindi.
Der Junge ritt zum ersten Mal auf einem Pferd.
O yaşı 4 onun bisiklet atlama başladı ve 7 yaşında motosiklet bindi.
Er begann sein Fahrrad springen, im Alter von 4 und ritt Motorräder im Alter von 7 Jahren.
Yerime gerçek Dallas bindi.- Ne?
Der echte Dallas fliegt. Was?
İlk uçağa bindi ve bana, Elveda Kevin''.
Sie stieg ins Flugzeug und"Adios, Kevin".
Selam, ben Bindi… ve bunlar da Boz,
Hi, ich bin Bindi und das sind Boz,
Sonra bir arabaya bindi ve… bir daha da dönmedi.
Ich hab sie letzte Nacht gesehen, dann stieg sie in ein Auto und kam nie wieder.
Merhaba diyecektim… ama asansöre bindi ve benim de işim vardı.
Ich wollte Hallo sagen, aber sie stieg in den Fahrstuhl und ich musste arbeiten.
Bir gün süpürgesine bindi ve… uçup gitti.
Eines Tages stieg sie auf ihren Besen… verließ die Stadt.
Sonuçlar: 117, Zaman: 0.0706

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca